HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, “Çok kritik ve tehlikeli bir eşiğe geldiğimizi görmemiz lazım. Bütün tarafların, Türkiye ve Rusya, karşılıklı soğukanlılığın, yapıcılığın ve sorun çözüçü dinamiklerin harekete geçirilmesi gerekiyor” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, partisinin Meclis Grup toplantısı sonrası gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Yüksekdağ’ın açıklamasından satırbaşları şöyle:
“Çok kritik ve tehlikeli bir eşiğe geldiğimizi görmemiz lazım. Bütün tarafların, Türkiye ve Rusya, karşılıklı soğukanlılığın, yapıcılığın ve sorun çözücü dinamiklerin harekete geçirilmesi gerekiyor. Allah korusun çok daha ciddi ve tehlikeli gelişmelerle karşı karşıya kalmak istemeyiz.
“Bütün bölge halklarının yararına ve çıkarına değildir yaşanabilecek olası gelişmeler ve tehlikeler. AKP iktidarının da barışçıl bir dış politikaya dayanan, komşularıyla daha nizami ilişkilere dayanan bir politikaya ihtiyacı var.
“Geride bıraktığımız süreç içerisinde Suriye’ye dönük olarak uygulanan gayri nizami dış politika ve Suriye’de bir iç savaşın başlamasına sebebiyet veren müdahale politikasının yarar getirmediği, sorunu bölgesel düzeyde dünayasal ölçekte daha tetiklediğini görmemiz lazım.”
“O süreç devam ediyor ama hukuki ve siyasi bakımdan olması gerektiği gibi işlemiyor. Çünkü hükümet cephesinden tek bir geçmiş olsun dileği veya ne oluyor sorusu duymadık. Bu olay başka bir ülkede yaşansaydı bir ulusal soruna dönüştürülmesi gerekirdi. Ama hükümet böyle bir sorun yokmuş gibi davranıyor, böyle bir gerçek yokmuş gibi davranıyor.
“Diyarbakır Valiliği, hiçbir sağlıklı inceleme daha yapılmamışken açıklama yapıyor, bu suikast girişimi değildir diyerek sorunun üzerini örtmeye yöneliyor. O nedenle yüz yüze olduğumuz tutum sağlıklı bir tutum değil. Ama ne yazık ki şaşırmıyoruz artık, şaşırma reflekslerimizi yitirdik.
“Çünkü çok uzun bir dönemden beri HDP’yi ve eş başkanlarını hedef haline getiren ve bizlere dönük saldırılar karşısında kılı kıpırdamayan bir siyasi iktidar var karşımızda. Bu, Türkiye’deki merkezi siyasetin sorunudur ve ayıbıdır.”