HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, Nusaybin’deki mahsur kalan sivillerin acilen güvenli bölgeye alınması çağrısında bulunarak, “Yeni bir Cizre katliamının yaşanmaması için bütün Türkiye kamuoyuna, ilgili bütün kamuoyuna çağrı yapıyorum. Bir katliama daha, bir Cizre’ye daha imza atarsanız girdiğiniz yoldan geri dönemezsiniz” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Ağrı’nın Doğubeyazıt ilçesinde “Darbeye karşı demokratik halk buluşması” adıyla düzenlenen mitingde konuştu.
Yüksekdağ’ın açıklamaları özetle şöyle:
“Bu onurlu halkın karşına bir kere daha yeni bir engel ve barikatla çıktılar. Bizler bu zamana kadar karşımıza çıkardıkları engelleri nasıl tuzla buz ettiysek, o faşist barajlarını nasıl yerle bir ettiysek, nasıl o Meclis’e gittiysek yine yolumuzda yürüyeceğiz
“Dün dokunulmazlıkları kaldırdıkları cezaevine attıkları siyasetçiler nerede? Burada, karşınızda. Sizin içinizde ve en önde. Onlar bizi birer birer, onar onar vurduğunda bizler yüzler, milyonlar oluruz. Onlar bizi Meclis’ten siyasetten uzaklaştırmaya çalıştığında hapse attığında bizler yüzler, milyonlar oluruz.
“Saray karşısında adı muhalefet olan partiler kuru gürültüden, boş laf ve lakırdıdan başka hiçbir şey yapmıyorlar. Siyasi iktidarın vahşetine karşı muhalefet iddiasında bulunanların rezaleti, sefaleti yaşanıyor.
“Hepsi Saray’ın karşısında hizaya dizilmiş durumda. Hepsi Saray’ın saltanatın kapı kulları olmuş durumda. Bir tek bizler varız, HDP var. Onlar HDP’ye baktıklarında yalnızca bir ağaç görmektedirler. Bir tane parti olarak görüyorlar. Ama HDP bir ormandır. Bir halktır.
“Şu an Nusaybin Tunç Mahallesi’nde yaşlı annelerimizden, gençlerden, çocuklardan oluşan bir sivil grup mahsur kalmış durumdadır. Mahsur kalan siviller bir an önce güvenli bölgeye alınmalıdır. Yeni bir Cizre katliamının yaşanmaması için bütün Türkiye kamuoyuna, ilgili bütün kamuoyuna çağrı yapıyorum.
“Bir katliama daha, bir Cizre’ye daha imza atarsanız girdiğiniz yolda geri dönemezsiniz. Cizre’nin acısı, ortaya çıkardığı tablo ortada. İnsani ve siyasi bir sorunun çözümünü katliamda, şiddette ve ölümde görme anlayışından vazgeçin.”