Selahattin Demirtaş’ın davası 27 Mayıs’a ertelendi

HDP'nin önceki Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, tutuksuz yargılandığı ana davanın üçüncü gün duruşmasına sağlık sorunları nedeniyle katılmadı. Avukat Mahsuni Karaman, Demirtaş'ın serbest bırakılmamak için beş yıl işlem görmemiş bir soruşturmadan tutuklandığına dikkat çekerek, "Hesap soracağımız günler gelir" dedi. Duruşma 27-28 Mayıs'a ertelendi.

HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın yargılandığı ana davanın Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşması üçüncü gününde sona erdi. Mahkeme heyeti, Demirtaş’ın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma ile tutuklanmasına dair soruşturma evrakları ve tutuklanma belgelerini talep etti ve duruşmayı 27-28 Mayıs’a ertelendi.

Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülen duruşmaya Demirtaş, katılmadı. Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde olan Demirtaş, sağlık sorunları gerekçesiyle mazeret bildirdi. Demirtaş’ın avukatlarının hazır bulunduğu duruşmaya HDP’li vekiller Habip Eksik, Erol Katırcıoğlu, Celadat Gaydalı ve parti yöneticileri izleyici olarak katıldı. Sınır Tanımayan Avukatlar Per Stadig ve Stende Geer de duruşmayı izledi.

‘BİZE KISITLAMA SÖZ KONUSU’

Duruşma da söz alan Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, UYAP sisteminde dosyasının kısıtlandığını ve artık basit bir şüphe olmadığını söyledi. Mahkeme heyetinin her seferinde bu konunun çözüleceği sözünü verdiğini ancak yapılmadığını vurgulayan Karaman, “Bize kısıtlama söz konusudur. UYAP’ta SEGBİS çözüm tutanakları ve duruşma tutanaklarını görüyoruz ancak dosyaya gelen belgeleri görmüyoruz” dedi. Karaman, mahkemenin bir üye tayin etmesini talep etti: “Elektronik imza ile avukat portalı üzerinden inceleme yapılsın, tutanak altına alınsın. Mahkeme bakanlıkla yazışma yapılsın. Mahkemenin bir keşif yapılmasına dair karar oluşturmasını talep ediyoruz.”

‘SAVCILIK SUÇ İŞLİYOR’

Mahkeme başkanı ise bu güne kadar gelen belgeleri hepsini avukatlara teslim ettiğini savundu. Avukat Karaman şöyle konuştu: “6-8 Ekim olaylarında siyaseten yapılan istismarı müvekkilimiz ortaya koydu. Savcılıklar, başsavcılıklar yalan söyler mi? Evet, söyler. Biz bunların hepsini belgeledik. Ankara Başsavcılığı’nın sizin iddianamenize konu 31’inci fezlekede geçen olaylara ilişkin başka soruşturma dosyası yürüterek, nasıl suç işlediğini belgeleriyle size anlatacağım. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na soruyor; ‘HDP MYK üyeleri hakkında soruşturma olup, olmadığını, İstanbul Milletvekili Selahattin Demirtaş hakkında soruşturma olup, olmadığı hakkında bilgi vermesini, varsa soruşturma numarasını göndermesi rica olunur’ diyor. Bunu Diyarbakır Başsavcılığı soruyor. Çünkü kendileri de 6-8 Ekim olayları ile soruşturma yürütüyor ve aynı gün cevap veriliyor. Aytekin Celil isimli savcı cevap veriyor ve diyor ki; ‘HDP MYK üyeleri milletvekili olmayanlar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımızca 2014/46757 sayılı soruşturma yürütülüyor. HDP MYK üyeleri milletvekili Selahattin Demirtaş hakkında yürütülen soruşturma 2014/717 sayılı soruşturma dosyası üzerinden Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Parlamenterler Soruşturma bürosu tarafında yürütülüyor’ denilmiş. Şuan hala derdest olan soruşturma dosyasında şüpheli olmadığını Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı söylüyor. HDP MYK’sı 33 ya da 31 kişiden oluşuyor. O tarihte MYK’da 6-7 milletvekili var. Usul açısından iki soruşturma açılıyor.”

‘OLMAYAN SORUŞTURMADAN REHİN TUTULUYORLAR’

6-8 Ekim Kobanê olayları ile ilgili milletvekilleri hakkında açılan soruşturmaların tamamının Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından davaya dönüştürüldüğüne dikkati çeken Karaman, şunları söyledi: “Bugün Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ derdest olan ve 5 yıldır işlem görmemiş, hala bazı MYK üyelerinin ifadelerinin dahi alınmadığı bir soruşturmadan tutuklandı. Böyle bir tutuklama olursa biz size yalancı da deriz. Sahtecilikte yapıyorsunuz, siyasetin güdümünde hareket ediyorsunuz deriz. Hepimizin huzurunda çok açık şekilde yapılıyor, Demirtaş ve Yüksekdağ tutuklandıktan bir gün sonra Cumhurbaşkanı çıkıp, çok açık şekilde ‘bırakamayız’ diyor. Bugün tarihsel bir süreç yaşanıyor bunların tarihe not düşmesini istiyoruz. Cumhurbaşkanı’nın hazırlayamadığı, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na hazırlatamadığı bir soruşturma ile bugün Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ rehin tutuluyor. Eğer sizin mahkemeniz 6-8 Ekkim olaylarında suçun vasfına yönelik bir değişim olduğunu düşünseydi bu kanaatte olsaydı bir ek savunma talep ederdiniz. Neden farklı bir soruşturma. Sayın Demirtaş’ı bırakmamak için uydurulan bir soruşturma, hukuken hesap soracağız. Hesap soracağımız günler gelir.”

MAHKEMENİN KARARLARI

Avukatların talepleri ardından mahkeme heyeti ara karar vererek, duruşmayı 27-28 Mayıs’a erteledi. Mahkeme heyetinin ara kararları şöyle: “Selahattin Demirtaş’ın 9 Ocak tarihinde varsa doktor muayene raporu ve muayene evrakının mahkemeye gönderilmesini, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/46757 soruşturması üzerinden dosyamız sanığı Selahattin Demirtaş’ın tutuklu bulunduğu sanık müdafileri tarafından belirtilmiş olmakla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak sanık Selahattin Demirtaş hakkında düzenlenen tutuklama müzekkereleri ile suç tarihlerinin mahkememize bildirilmesine, ayrıca soruşturma ile ilgili herhangi bir gizlilik kararı olup, olmadığının sorulmasına.” / DUVAR (Kaynak: MA)