HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Bugünkü siyasi irade olan AKP hükümetinin sorunları askeri ve güvenlikçi politikalar ile çözme yönündeki anlayışını reddediyoruz. Geçmişten beri aynı politikalar izlendiğini fakat bir çözüme ulaştırmadığını daha da felaketlere sürüklediğini biliyoruz” dedi. TİP Genel Başkanı Erkan Baş ise HDP’nin yalnız olmadığını söyledi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Herkes İçin Adalet” kampanyası kapsamında Emek Partisi’nin (EMEP) ardından Türkiye İşçi Partisi’ni (TİP) ziyaret etti. Kadıköy’de bulunan partinin genel merkezinde gerçekleşen ziyarette Buldan’a HDP milletvekilleri Züleyha Gülüm ve Dilşad Canbaz Kaya da eşlik etti. Buldan ve beraberindekileri TİP Genel Başkanı Erkan Baş ve parti yöneticileri kapıda karşıladı.
Ziyarette konuşan Buldan, sadece siyasi partiler ile değil sivil toplum örgütleriyle, kadın kurumlarıyla, işçilerle ve emekçilerle buluşmaları sürdüreceklerini ifade ederek, olası bir seçime kadar tüm kesimlerle bir araya gelerek Türkiye’nin temel konularını ve meselelerine karşı çözümler arayıp bulacakları yeni bir demokratik mücadele programını başlattıklarını duyurdu. Buldan, TİP’te bir araya gelerek konuşacakları asıl meselenin adalet meselesi olduğunu sözlerine ekleyerek “Herkesin adalete ihtiyacı olduğunu biliyoruz. Türkiye’nin tüm toplumsal kesimlerini bu sürece dahil ederek, tüm kesimlerin bizimle birlikte hareket etmesini istiyoruz” dedi.
Türkiye’de çok derin ekonomik krizlerin yaşandığını söyleyen Buldan, pandemi ile birlikte artan krizlerin asıl kaynağının Türkiye’deki hukuksuzluklar olduğunu belirtti. Buldan, krizin toplumun bütün kesimlerini etkilediğini ve pandemiyle beraber daha da artan krizin kangrenleşmiş biçimde toplumun önünde durduğuna dikkati çekerek “Gittikçe sefalete ve yoksulluğa sürükleyen açlığın sefaletin giderek arttığı bir süreci önümüze konulduğu dönemde bu kampanyanın önemi çok büyük ve anlamlıdır. Ekonomik krizin asıl sebebi bugün Türkiye’nin kaynaklarının savaşa saraya ve yandaşa aktarılmasıdır. Önemli bir potansiyele sahip olan Türkiye’nin verimli kaynaklarından başta savaş politikaları olmak üzere sarayın ve yandaşın bu verimliliklerden nasıl yararlandığını hepimiz görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Buldan, kaynakların barışa, demokrasiye ve özgürlüklere aktarılmış olsa Türkiye’de ne siyasal ne ekonomik ne de sosyal krizlerin yaşanmayacağını ifade ederek, “Bugünkü siyasi irade olan AKP hükümetinin sorunların kaynağına inmeden sorunları özellikle askeri ve güvenlikçi politikalar ile çözme yönündeki anlayışını reddediyoruz. Geçmişten beri aynı politikalar izlendiğini fakat bir çözüme ulaştırmadığını daha da felaketlere sürüklediğini biliyoruz” dedi.
13 kişinin öldüğü Garê operasyonuna ve yaşamını yitirenlerin ailelerine teslim edilme biçimine değinen Buldan, “Bunun böyle olmaması gerekir. Savaşla, bombayla bu sorunun çözüleceğine inananlar asla var olamamıştır. Bu anlayış hep kaybetmiştir. Son Garê operasyonuyla birlikte AKP Türkiye toplumundan ciddi anlamda tepki almış ve güvenirliği kalmamıştır” diye konuştu.
‘HDP KOLAY YUTULACAK LOKMA DEĞİLDİR’
Hazirandan sonra başka programlarla Türkiye toplumunun temel meselelerini konuşmaya devam edeceklerini ifade eden Buldan, “Artık bu ülkeyi yönetemediklerini ve bir çıkmazın içerisinde olduklarını biliyoruz. Bu hırsla partimize saldırıyorlar, tüm Türkiye hakları buna tanıktır. Bütün başarısızlıklarının sonuçlarını HDP’ye hakaret ederek, terörize etmeye çalışarak kendilerini aklamaya çalışan bir iktidar var karşımızda. Ne yaparlarsa yapsınlar HDP kolay yutulacak bir lokma değildir. HDP almış odluğu stratejik kararlarla birlikte nasıl bir damga vurduğunu gösteren bir partidir” dedi.
Daha sonra konuşan TİP Genel Başkanı Erkan Baş ise, HDP’nin yalnız olmadığını ve HDP ile beraber olmaktan mutluluk duyduklarını söyledi. İktidarın her sıkışmasında ve zorlanmasında Kürt halkını hedef tahtasına yerleştirdiğini, toplumu düşmanlaştırarak HDP’yi yalnızlaştırdığını söyleyen Baş şöyle devam etti:
“Tüm Türkiye haklarına, emekçilerine bir soru sormak istiyoruz. Eğer HDP AKP’nin istediği gibi bir parti olsaydı, ona boyun eğseydi, ona teslim olsaydı, onun çizdiği sınırlar içerisinde siyaset yapmaya devam etseydi bugün bu saldırılan muhatabı olacak mıydı? Bugün sayısız seçilmiş arkadaşımız cezaevlerinde olacak mıydı? Sadece bunun cevabı bile bu çabanın neye hizmet ettiğini gösteriyor. İktidar kaybediyor, elinde bir tek aygıt kalan sopayı baskıyı kullanıyor. Halk üzerinde bir şiddet politikası uyguluyor. HDP de en önemli hedef. Hakkı için direnen her işçinin emekçinin bu iktidar tarafından terörist ilan edildiğini görüyoruz. Üniversitemizi yönetecek kişiye biz karar veririz diyen öğrenci ve akademisyenler terörist ilan ediliyor. Kim özgürlük, demokrasi mücadelesi veriyorsa iktidar tarafından hedef oluyor.” (MA – DUVAR )