Nuriye Gülmen kaldığı mahkum koğuşunu anlattı. Gülmen, "Geceleri gelip ölü müyüm değil miyim diyerek dürtüklüyorlardı" dedi.
Darbe girişimi sonrası ilan edilen olağanüstü hal (OHAL) kapsamında çıkarılan kanun hükmünde kararname (KHK) ile ihraç edilen ve başladığı açlık grevinin 273. gününü geride bırakan Nuriye Gülmen, geçen hafta ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla ceza alıp tahliye edildi.
Hürriyet’ten Gamze Kolcu’ya konuşan Gülmen, tutuklu kaldığı süreci anlattı;
YATAĞA BAĞLAYALIM: En zoru Numune süreciydi. Yoğun bakımın kapısı şeffaftı ve perdeyle örtülüyordu. Jandarmaların beni izlediklerini görünce gidip perdeyi çektim. Ayağa kalkabildiğimi görünce, ‘Biz bunu yatağa bağlayalım, kelepçe takalım’ dediler. Geceleri gelip, ölü müyüm değil miyim diyerek dürtüklüyorlar. Onların sürekli odaya girmesi benim için korkunçtu.
ÇOK MUTLU OLDUM: Savcının ilk tahliye istediği pazartesi günü çok mutlu oldum. Uzun bir aradan sonra ‘kuvvetli suç şüphesi’ dediler. O cümleyi duymaktan nefret ediyorum. Eve gelip ambulanstan indiğimde gördüğüm müthiş kalabalık, ‘Bu duygu yaşadığım her şeye değer’ dedirtti.
ANNE GÜLMEN: TOPARLANDIĞINDA SOPA ATACAĞIM
Gülmen’in bir an olsun yanından ayrılmayan annesi Cemile Gülmen, “Tutsaklık bitti, açlık da bitecek” diyor. Anne Gülmen, “Biz açlığın bitmesini istiyoruz. En büyük isteğimiz bu. Zor günlerin sonunda, Nuriye işine iade edilip biraz toparlandığında ona sopa atacağım. Biraz iyi olsun, etlenip butlansın döveceğim. Çok üzüldük. Açlık grevlerinin bitmesinden başka bir isteğim yok” dedi.