12 yaşında polis kurşunuyla öldürülen Nihat Kazanhan davasında tutuklu yargılanan polis Mehmet Nur Baki Göçmez’e 13 yıl 4 ay hapis cezası verildi.
Cizre’de polis kurşunuyla öldürülen Nihat Kazanhan davasının karar duruşması Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Davada tutuklu yargılanan polis Mehmet Nur Baki Göçmez’e 13 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Kararda 'haksız tahrik' ve 'iyi hal' indirimleri uygulanması dikkat çekti.
Davada ilk olarak söz alan Nihat Kazanhan’ın ailesinin avukatlarından Diyarbakır Barosu Başkanı Ahmet Özmen yaptığı konuşmada Türkiye’de çocuk ve yetişkinlere karşı yaşam hakkı ihallerinin ciddi oranlarda yaşandığını vurguladı. Sanığın kullandığı silahın bir çocuğun ölümüne neden olacağını bilmediği iddiasına tepki gösteren Özmen “2006 yılında Diyarbakır’da gaz fişeği ile öldürülen Enes Ata’dan bugüne onlarca kişi gaz fişekleri ile öldürüldü” şeklinde konuştu. Türkiye’de kamu görevlilerinin işledikleri suçlardan dolayı ceza almadığını söyleyen Özmen aralarında Diyarbakır, Ankara, İstanbul ve Manisa barolarının olduğu barolar olarak cezasızlık zırhını delmek için burada olduklarını ifade etti.
Kanaatlerine göre eksik yapılan soruşturmanın mütalasına katılmalarının mümkün olmadığını belirten Şırnak Barosu Başkanı Nuşirevan Elçi aynı olayın sanıkları polis değil de sivil vatandaşlar olduğu takdirde yargılamanın tüm sanıkların tutuklu olacağı şekilde yapılacağını ifade etti. Sanık Mehmet Nur Baki Göçmez’in iyi niyetli olarak çocukları uzaklaştırmak için gaz kullandığı yönündeki daha önceki ifadesine ise Elçi, “Sanık eğer iyi niyetli ise neden yaralandığını gördüğü çocuğu hastaneye yetiştirmemiştir, delileri gizleme gereği duymuş ve üstlerine olayı bildirmemiştir?” sözleriyle sanığa tepki gösterdi. Elçi sanık ve sanık gibilerinin onlarca çocuğu öldürdüğü ve öldürmeye devam ettiğini ifade ederek cezasızlık ilkesi işletildiği için de öldürmeye devam edeceklerini söyledi. Elçi sözlerini “Çocuk ölümlerinin sonlanması faillerin ceza almasıyla mümkündür. Mahkemenin alacağı karar diğer çocukların korunmasına sebep olacaktır” şeklinde sonlandırdı.
Nihat’ı öldüren sanık polis Mehmet NurBaki Göçmez yaptığı savunmada yaşanan olaydan dolayı üzgün olduğunu ifade ederek bir çocuğu öldürmek istemediğini ve silahın etkisini bilmediğini iddia etti. Sanık polis Göçmez’in “Çocuklar bize ilk olarak taş attıklarında müdahale etmedik. Görüntülerde olmasa bile çocuklar bize molotof attılar, molotoftan sonra müdahale etme gereksiniminde bulunduk. Çocuklar bize molotof dahi atsa bizler onlara oyun oynuyor gözüyle bakıyoruz” şeklindeki sözleri salonda tepkiye neden oldu.
Mahkeme sanıkların ve avukatların yaptığı son savunmanın ardından verdiği kararda Nihat’ı öldüren Sanık polis Mehmeh Nurbaki Göçmez’e ilk olarak kasten adam öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesine hükmetti. Ancak ceza, haksız tahrik ve iyi hal indirimleri uygulanarak 13 yıl 4 aya indirildi. Diğer tutuksuz sanık polisler hakkında kamu personeline suçu bildirmemekten 5 ay hapis cezası verilmesine ve hükmün açıklanmasının ertelenmesine karar verildi.
Kararın açıklanmasının ardından davaya katılan avukatlar adına açıklama yapan Diyarbakır Barosu Başkanı Ahmet Özmen, “Bizler açısından bu kararın adil bir karar olmadığını kamu vicdanını tatmin eden bir karar olmadığının altını çizmek istiyorum. Nihat’ın annesinin sözleri hepimizin içini parçalayan sözlerdi. Vicdanı olan insan olma vasfını taşıyan herkesin de yaşanan tablo karşısında yüreğinin ve vicdanın sızlaması gerekiyor” dedi. Nihat’ın öldürülmesinin kendilerine göre kasten hedef gözetilerek gerçekleştirildiğini belirten Özmen haksız tahrik ve iyi hal indirimlerine tepki gösterdi. Özmen KHK ile değiştirilen infaz yasasını hatırlatarak sanık polisin tahmini olarak 3 yıl gibi bir süre cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edileceğine dikkat çekti. “Hep vurgu yaptığımız Türk yargısının en büyük ayıbı ve utancı olan cezasızlık ilkesini bugün bir kez daha yaşıyoruz” diyen Özmen, bunun vicdanen ve ahlaken kabul edilecek bir pozisyonda olmadığını ifade etti.
Alınan kararı göz yaşları ile karşılayan anne Ayşe Kazanhan ise kararı kesinlikle kabul etmediğini sanık polis hakkında müebbet hapis istediğini vurguladı. Ayşe Kazanhan “Katil polis bizi perişan etti iki yıldır benim ve çocuklarımın yüreğini bir yangın yerine çevirdi. Ben verilen cezayı kesinlikle kabul etmiyorum. Başbakan ve Cumhurbaşkanına sesleniyorum çocuğum bir şey yapmamıştı oyun yerinde idi. Hiçbir suçu yok eğer oğlumun elinde bir silah varsa ömür boyu hapis yatsaydı” diye konuştu. Anne Kazanhan son olarak, “Oğlum hiçbir şey yapmamışken kasten öldürdü bu indirimi hak etmiyor, ömür boyu hapis cezası istiyorum” dedi. / Evrensel