Başkentgaz’ın Kızılay üzerinden Ensar Vakfı’na tamamını vergiden düşerek yaklaşık 8 milyon dolarlık bağış yapmasıyla ilgili soruları yanıtlayan Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık “Vergi kaçırmak başkadır, vergiden kaçınmak başkadır” dedi. “Böyle başka örnek var mı?” sorusuna ise “Tabii var, sayısız” yanıtını verdi.
Kızılay üzerinden Ensar Vakfı’na bağış kabul etmekle eleştirilen Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, konunun vergi boyutuyla ilgili açıklamalarıyla da tartışmanın odağında yer almaya devam etti. Kurumun 10 bin çalışanı olduğunu da açıklayan Kınık, toplam gelirin yüzde 80’inin maaşlara gittiğini ifade etti.
Habertürk’te Veyis Ateş’in “Başkentgaz’ın yapmış olduğu bu parayla Kızılay’ın Ensar Vakfı’na yurt yapması yasal mıdır?” sorusu üzerine “Tabi yasaldır. Bu bir şartlı bağıştır. Vergi kaçırmak başkadır, vergiden kaçınmak başkadır” dedi. Kınık, “Nedir farkı?” sorusuz üzerine ise “Şudur; devlet size yasal olarak bir imtiyaz vermiş. Diyor ki; Türkiye Cumhuriyeti’nde kamunun yapması gereken hizmetlerden bir tanesine destek olacak bir yatırım yapıyorsanız. Mesela bir eğitim, br sağlık kurumu yapıyorsanız ve bunu benim şartlarımda yapıyorsanız, bana vergi vermek yerine, bu yardımı yapan kuruluşlar üzerinden yatırım yapabilirsiniz, vergi matrahtan düşürebilirsiniz diyor” yanıtını verdi.
Programda, Ateş’in yönelttiği ve Kınık’ın verdiği yanıtların bir bölümü şöyle:
Başkentgaz Ensar Vakfı’na yurt yapsaydı ne kadar vergi düşecekti?
Orada vakfın statüsüne göre değişmekle beraber Kızılay’ın imtiyazı daha büyük.
KIZILAY ÜZERİNDEN BAĞIŞTA HİÇ VERGİ VERMİYOR
Ortalama yüzde 5-10 vergi ödeyecekti. Kızılay üzerinden gittiği zaman…
Ödemiyor, bu bir kanuni hak, kullanabilir. Bu konuyla ilgili Maliye, İçişleri Bakanlığımıza süreçleri raporladığımız için. Orada mal denetimlere açıktırlar.
Başka örnekler var mı?
Tabii var, sayısız…
Genel müdürünüz 36 bin TL maaş alıyor?
Hayır daha altında alıyor.
26 bin lira mı?
Genel müdürümüz üzülebilir, memura maaşı sorulmaz çerçevesi içinde. Kamuoyuna listeler yansıtılıyor. 30 K’nın altında maaş ama. Bizim Kızılay kamu kuruluşu değil, özel kuruluş.
En yüksek kamu ücret 21 bin TL. 21 binin üzerinde olması tartışılıyor. Kamuyla mukayese ettiğinizde tartışılıyor.
Kızılay’da 10 bin personel çalışıyor. Eşdeğer büyüklükteki 1800 tane kurum izlenir. Bu pozisyonlarda ve çan eğrisi yapılır ve medyanı alınır, yaklaşık yüzde 80 gibi altı maaş olarak verilir. Kızılay bugün 8 milyar gibi bütçe yönetiyor. 10 bin profesyonel maaşlı insan çalışıyor. Türkiye’nin 1500 hastanesine her gün 3300 tane Kızılay kan hizmetler görevlisi, içinde doktorlar, uzmanlar, profesörler var. Bunlar kan hizmeti üretiyorlar.
‘O MESAJDAN PİŞMAN OLDUM’
Deprem günü o attığınız mesajdan pişman mısınız?
Gereksiz bir tartışmayı tetiklemesinden dolayı pişman oldum. Yoksa bu da bizim rutinimiz.
Sizin havuzlu köşkünüz. 12 bin TL’ye kiralayıp, 600 bin TL tadilat yaptığınız köşkten bahsediliyor. Nedir bu?
O bir çalışma ofisi.
Kimin, Kızılay’ın mı?
Müstakil köşk değil, müstakil bina, Rumelihisarı’nın arka tarafında, deniz de görmüyor…
Misafirhane mi?
Misafirhane değil. Orada misafirlerimizi ağırladık, stratejimizi orada güttük. Seçimler bitti burayı boşalttık, Sütlüce’deki yerimize geçtik.
OFİSİN AYLIK KİRASI 110 BİN LİRA
Sütlüce MÜSİAD’dan 110 bin TL’ye mi kiraladınız?
Brüt 110 bin TL’ye kiraladık. Bu bilgi de mahrem olması gereken bina. Müstakil ve büyük bir bina. Bizim İstanbul ofisimiz. İstanbul’da Haliç Köprüsü’nün dibinde olan müstakil, itibarlı bir bina.
Kurbanlarımızı neden Polonya’dan, Ukrayna’dan alıyoruz?
Bir kısmını oradan aldık, çünkü fiyatı daha uygundu o dönem. Türkiye’den aldığımız kurbanın karkası 150 kiloydu, oradan aldığımız kurbanın karkası 230-240 kiloydu.