Kılıçdaroğlu: Kürt sorunu üst akılla değil ortak akılla çözülür

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Kürt sorununun bir üst akılla değil ortak akılla çözülebileceğini söyledi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk’te Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtladı. Artan olayları değerlendirirken Kürt sornunun üst akılla değil ortak akılla çözülebileceğini söyledi.

AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılında çatışmaların olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Nasıl oluştu, zaaflardan. Valiye yazıyorlar ‘terör örgütü şurada konuşlandı, operasyon yapacağız’ izin vermiyorlar. Terör örgütü orada mahkeme kurdu, vergi dairesi kurdu. Hükümet daha önce ‘terörle mücadele yapmayın’ diyordu. Siz bu anlayışla giderseniz çözülmez. ‘Ben bu sorunu çözeceğim’ diyerek dürüst olacaksnıız, gizli bir ajandanız olmayacak” dedi.

‘İmralı’ya vaatler verildi açıklayamıyorlar’

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“İmralı’ya vaatlerde bulundular. Ben bazı belgeleri gördüm. Halka bunları açıklayamıyorlar, altında eziliyorlar. Sorunu çözmeleri için kredi açtık, ‘sizin kredinize ihtiyacımız yok’ dediler. Çözemedikleri için dönüp bizi suçlayacaklar, suçlayacak bir şey bulamıyorlar. Bu sorun onların dediği gibi üst akılla çözülmez. Bu sorun ortak akılla çözülür.”

Paralel yapı

“Devletin içinde ikinci bir paralel devlet olmaz. Eğer bir paralel devlet varsa bu kimin zamanında oldu? Biz iktidarda değildik. Yargı bağımsızlığını kaldırdıklarında ben ‘yapmayın’ dedim. Siz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni teslim etmişsiniz, ‘kandırıldık’ diyorsunuz. Düne kadar kol kola gittikleri örgütü düşman ilan ettiler. Kandıran sorumlu oluyor, peki sen ne oluyorsun? Demokrasi gelecek medya üstündeki baskılar kalkacak. Bizim üzerinde durduğumuz konu şudur: Mücadele içinde olacaksanız, hukuk çerçevesinde yapacaksınız. Bizim cemaatle özel bir ilişkimiz zaten olamaz.”

‘IŞİD konusunda AKP suçlu’

“IŞİD konusunda açık ve net AKP’yi suçluyorum. Bütün olayların tamamından AKP’nin haberi vardı. Maraş olaylarında içişleri bakanı CHP’liydi istifa etti. Ben sayın Davutoğlu’na söyledim ‘bu iki bakanın istifa etmesi lazım, etmiyorlarsa sizin azletmeniz lazım’ dedim.”