Irak Meclis Başkanı Salim Cuburi, IŞİD'in Musul'daki örgütlenmesine ilişkin önemli açıklamalar yaptı.
Irak Meclis Başkanı Salim Cuburi 26 Ekim’de Erbil’de düzenlenen Üçüncü Ortadoğu Forumu’ndaki konuşmasında, İslam Devleti’nin (IŞİD) gelecekteki olası tehditleri konusunda uyarılarda bulundu. Cuburi’ye göre terörist örgüt, “Musul’da aynı taktiği izlemeyecek. Yenilgi sonrasındaki aşama ve ortaya çıkan zorluklarla baş etme becerisi ile yeni bir terörist jenerasyonu üretmek isteyecektir” dedi.
19 Ekim’de yayımlanan bir araştırmanın sonuçlarına göre Ninova eyaleti ve Irak’taki diğer Sünni bölgelerde IŞİD, 4 bin çocuğu intihar saldırıları ve gelecekteki diğer terörist görevler konusunda askeri açıdan eğitti ve beyinlerini yıkadı. Europol, 30 Temmuz’da yaptığı açıklamada bu çocukların cihatçıların yeni kuşağı olabileceğini ifade etti.
IŞİD bu genç askerlere “Hilafetin Aslan Parçaları” diyor. Bu gençler İbn Teymiyye, Muhammed bin Abdülvahhab ve diğer Selefi cihatçı imamların görüşlerine dayanarak radikal ideolojik eğitimler aldı. Bu eğitim onları. IŞİD’den daha fazla şiddet uygulayabilen saatli bombalara dönüştürdü. Irak Hükümeti, bu çok sayıdaki genç insanı topluma geri kazandırmak konusunda henüz bir rehabilitasyon programı hazırlamış değil.
Irak ordusunun 31 Ekim’de şehre batıdan girişinin ardından IŞİD militanlarının gizlendikleri bildiriliyor. Kıdemli bir Irak istihbarat görevlisinin, isminin açıklanmaması koşuluyla anlattıklarına göre; bir dizi IŞİD üyesi Musul’dan kaçmayı ve Suriye sınırına ya da Anbar, Selahaddin ve Ninova eyaletleri arasına sıkışmış Cezire bölgesine gitmeyi başardı. Bu karşılık Irak ordusu Musul’u kurtarma savaşı ile paralel olarak IŞİD üyelerinin bulundukları bölgeleri temizlemek için geniş çaplı bir operasyon başlattı.
Geniş ve seyrek nüfuslu bulunduğu Cezire bölgesinde bu kolay değil. IŞİD’in Sünni toplulukların desteğini kaybettiği çok açık. IŞİD’i karşılama törenleri ve bağlılık yeminlerinin üzerinden uzun bir zaman geçti. Irak Başbakanı Haydar İbadi bazı Sünni toplulukların direniş ve tepkisini önlemek amacıyla Halk Seferberlik Birliklerinin, Sünni bölgelere girişini yasakladı.
IŞİD, Suriye ve Irak petrol bölgelerinden dışarı sürüldükten sonra yabancı para kaynakları üzerindeki uluslararası kısıtlamaların da etkisiyle pek çok finansal kaynağını kaybetti.
IŞİD’in doğuşuna zemin hazırlayan siyasi ortam ve onun yayılması sırasındaki sessizlik artık yok. Bugün, İran, Suudi Arabistan ve Türkiye gibi kilit bölgesel güçlerin hiçbiri örgütü desteklemiyor ya da politik amaçları için onu kullanmıyor. Bütün ana aktörler şimdi yağma savaşında daha büyük bir pay almak için kurtuluş savaşında rekabet ediyorlar. Bu özellikle stratejik Ninova eyaleti üzerinde etkilerinin genişlemesi anlamına geliyor.
Örneğin Türkiye , IŞİD ortaya çıktığında ve yayıldığında onu durdurmak için parmağını bile oynatmadı. Ama şimdi, kurtuluş savaşına burnunu sokmaya çalışıyor ve Irak’ta kazanç arayışını gizlemiyor.
Bunlar cihatçı hareketin sonsuza kadar ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Tam tersi. Sünni coğrafya üzerindeki yerel ve bölgesel çatışmalar yeni bir cihatizm dalgasının ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor.
Cihatçı hareket her aşamanın koşul ve faktörlerine uyum sağlamanın yollarını yeniden keşfederek, yeni gelişmelerle baş etme becerisini kanıtladı. Bastırılan her cihatist dalganın ardından dünyayı şaşırtmak için daha acımasız bir tanesi daha, bölge ve onun ötesinde yayılan kaos üretme yeteneğiyle dünyayı şaşırtmasını bildi.
Irak, ülkede ve bölgede devam eden mezhep ve kimlik mücadeleleri nedeniyle hâlâ cihatçı gruplara katılmaya hazır potansiyel asker kaynağı. Bu ortam, her başarısızlığın ardından onları yeniden büyüten ve zemin hazırlayan, varlıklarını haklı gösteren cihatçı örgütleri besliyor.
Sonuç olarak, IŞİD’in sonu sadece bir örgütün sonu anlamına gelmiyor; diğer bölgelerde küçük gruplar mantar gibi çoğalacak, daha büyük bir kaos yaratmak üzere yeniden sahneye çıkacaklar.
Cihatizmin karşı karşıya kalınan şartları, konunun ekonomik, politik ve sosyal yönlerini ele alan uluslararası toplum ve bölgesel güçler tarafından desteklenen kapsamlı bir planı gerektiriyor.