Suriye’nin cihatçıların elindeki son vilayeti İdlib’e yönelik operasyon hazırlığı sürerken Rusya ve İran’dan operasyona destek açıklamaları geldi.
Türkiye, Rusya ve İran liderlerinin katılımıyla Cuma günü Tahran’da düzenlenmesi planlanan Suriye zirvesi öncesinde hareketlilik arttı. Tahran ve Moskova’dan İdlib’de operasyon hazırlığı yapan Şam yönetimine destek açıklamaları geldi. Avrupa Birliği ise operasyon karşıtı açıklamalarını sürdürdü.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, 5-6 Eylül’de Türkiye’ye yapmayı planladığı ziyaretin ana konusunun, Suriye’nin İdlib bölgesindeki durumun olacağını belirtti.
Maas, bugünkü basın toplantısında, "Biz, İdlib'de insani felaketi önlemek için her şeyi yapacağız. Bu, benim bu hafta, çarşamba ve perşembe günü, Türkiye'ye yapacağım ziyaretinin çok önemli bir konusu olacak" diye açıkladı.
İdlib konusunda Ankara'nın çok önemli partner olduğunu söyleyen Maas, "Türkiye'nin duruşu, Rusya ve dolayısıyla Esad rejiminin gelecekte yapacakları için belirleyici önem taşıyor" ifadelerini kullandı.
Maas, İdlib'deki durumun 'çok ama çok ciddi' olduğunu ve askeri çözümün bölgede insani felakete yol açacağını dile getirdi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, silahlı muhaliflerin kontrolündeki İdlib’deki durumun “sonsuza kadar tolere edilemeyeceğini” söyledi. Lavrov, Suriye hükümetinin İdlib’in kuzeyini militanlardan arındırma konusunda her tür hakka sahip olduğunu kaydetti.
Moskova Devlet Diplomasi Enstitüsü’nde öğrencilerle bir araya gelen Lavrov, “Türk mevkidaşlarımızla, Suriye hükümetiyle, Astana formatının katılımcıları olarak İranlı mevkidaşlarımızla karada teröristlerle normal silahlı muhalifleri ayırmak ve bu arada sivillerin zarar görmemesi için aktif şekilde çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Askerlerin de çalışmalarını sürdürdüğünü belirten Lavrov, “teröristlerin Suriye’de yeri olmadığını, Suriye ordusunun militanları topraklarından atmak için her türlü hakka sahip olduğunu” söyledi.
Lavrov’un, ayrıca, ABD ile ilişkilerin yakın gelecekte çok parlak olmayacağını, ancak nihayetinde ikili ilişkilerde gerçek bir partnerlik ilişkisine dönüleceğinden emin olduğunu söylemesi dikkat çekti.
Açıklamalarına “Rusya ile ABD iyi geçinirse, bundan tüm dünya kazanır. Daha az kargaşa, daha az kriz olur, daha az kan dökülür” diyen Lavrov, ilişkilerin iyi olmasının iki ülkeye ekonomik anlamda daha fazla kazandıracağını ifade etti.
İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif de Şam’a sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Dün erken saatlerde Şam’a giden Zarif’in Suriyeli yetkililerle görüşmeler gerçekleştirdiği belirtildi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “İran, teröristleri topraklarından uzaklaştırma çabalarında Suriye hükümetine desteğini sürdürecek, planlanan İdlib operasyonunda İran’ın istişari rolü ve Suriye hükümetine yardımı devam edecektir” denildi.
İdlib’in hükümet karşıtı ayaklanmanın son kalesi olduğuna dikkat çekilen açıklamada “Suriye hükümeti bu felaketi sona erdirmeye kararlıdır ve bu bölgedeki teröristlere karşı savaşma hakkına sahiptir” diye konuştu.
Bu arada Rusya Devlet Başkan Yardımcısı Yuriy Uşakov, Devlet Başkanı Vladimir Putin’in cuma günü Tahran’da yapılacak Rusya-Türkiye-İran üçlü zirvesinde Suriye’nin İdlib kentinde planlanan kimyasal saldırı provokasyonlarını ele alabileceğini belirtti. Uşakov, Putin’in üçlü zirvenin yanı sıra Erdoğan ve Ruhani ile ayrı ayrı ikili görüşmeler gerçekleştireceğini ekledi.
Geçtiğimiz günlerde Arap basınında Türkiye yönetiminin İdlib operasyonunu kabul ettiği yazılmıştı. Rai al Youm gazetesi, İdlib’in operasyonu konusunda Rusya ile anlaşmaya varıldığını belirterek, Ankara’nın, Rus tarafının el Kaide bağlantılı cihatçı grup Heyet Tahrir el Şam’ın (eski adıyla el Nusra) “kendini tasfiye etmesi ile ilgili isteğini kabul ettiği” ve bunu duyurmak için zaman istediği ileri sürülmüştü. Hükümet önceki gün de el Heyet Tahrir el Şam’ı “terör örgütleri listesi”ne almıştı.
Öte yandan haberde, Lazkiye kırsalı ve Cisr el Şugur’dan başlayacak olduğu belirtilen askeri operasyon Hama kırsalındaki Sehel el Gab’dan devam edeceği belirtilmişti.
Batı’dan ise İdlib operasyonuna karşı açıklamalar gelmeye devam ediyor. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, “İdlib’e olası bir saldırı, zaten yeterince acı çekmiş halk üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurabilir” dedi.
Mogherini, AB Büyükelçiler Konferansı’nda yaptığı açılış konuşmasında, “Bunu engellemek için elimizden geleni yapmalıyız” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Mogherini’nin Filistin sorununda “iki devletli çözümün zorlaştığı”nı söylemesi de dikkat çekti.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, İdlib konusunda Rusya ve Türkiye ile bir çıkış yolu bulmaya çalıştıklarını söyledi.
Le Drian, France Inter radyosu, Le Monde gazetesi ve France 2 televizyon kanalının ortak programında açıklamalarda bulundu.
Suriye’nin daha önce de kimyasal silah kullandığını iddia eden Le Drian, "İdlib'de Esad rejiminin yeniden kimyasal silah kullanımına ilişkin bir risk var. Bu kanıtlanmadı ancak bir girişim olabilir. Bazılarının açıklamalarına baktığımda böyle bir risk olduğunu düşünüyorum. Ölümlere neden olan kimyasal silah kullanıldığına dair kanıt olduğunda Fransa'nın cevabı bir öncekiyle aynı olacaktır” diye konuştu.
Le Drian, “Esad savaşı kazandı ancak barışı kazanamadı. Bunu Esed rejimini destekleyenler için de söyleyebiliriz. Özellikle Rusya için diyorum." ifadesini kullandı.
İdlib'de bir katliamın yaşanmaması için Fransa'nın Astana grubuyla çalıştığını belirten Le Drian, "İdlib'deki tek çözüm siyasi bir çözüm." dedi. Le Drian, Suriye'de anayasa reformu ve seçimlerin yapılması için çalışmalar yaptıklarını söyledi.
Le Drian, "Eğer İdlib savaşı olursa burada yaşanacaklar Halep'te yaşanan acı ve katliamlardan çok daha basit kalır. Bu nedenle bu saatli bombanın patlamaması için uluslararası toplumun ve harekete geçebilecek herkesin harekete geçmesi gerekiyor. Cumhurbaşkanı (Emmanuel) Macron ile Rus ve Türklere bunu söylüyoruz çünkü İdlib Türkiye sınırında." diye konuştu.
İdlib konusunda aciliyetin olduğunu ve Astana grubun garantörleri Rusya, Türkiye ve İran'ın bu soruna çözüm bulmalarını istediğini söyleyen Le Drian, İdlib'de savaşın çıkması halinde mültecilerin Türkiye'ye geleceğine dikkati çekti.
İdlib ile ilgili, "Rusya ve Türkiye’nin itibarını her şekilde etkileyecek insani trajediden kaçınmak gerekir. Rusya ve Türkiye ile bir çıkış yolu bulmaya çalışıyoruz." açıklamasında bulunan Le Drian, ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'deki durumla ilgilenmediği yönündeki soruya ilişkin ABD'nin Suriye'den çekilmediğini ve Suriye'nin kuzeydoğusunda varlığını sürdürdüğünü ifade etti.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, pazartesi günü büyükelçilere yaptığı konuşmada, Suriye'de Esad’ın yönetimde kalmasının "feci bir senaryo" olacağını söylemişti. Le Drian, birkaç gün önce yaptığı açıklamada, Suriye ile ilgili, "ABD ile ortak bir görüşümüz var. Buna göre, barışın tekrar tesis edilmesi ve yabancı güçlerin geri çekilmesi için güven verici bazı önlemlerin alınması gerekiyor. Bunun için de Suriyeli ve mültecilerin katılabileceği seçimleri hazırlamak adına tarafsız bir ortamda anayasal reform gerçekleştirilmeli. Bu platformun Rusya ve Türkiye’nin de dahil olduğu daha geniş bir diyaloğun temeli olmasını umuyoruz." demişti. (EVRENSEL)