Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, TBMM’deki bütçe sunumunda, döviz kuru hareketlerinin ‘ekonominin gerçeklerine uygun olmadığını’ öne sürdü.
TBMM Genel Kurulunda, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin görüşmelerine başlandı. Aralıksız 12 gün sürecek Bütçe görüşmeleri, 17 Aralık Cuma günü sona erecek. Görüşmelerde, 225 kamu idaresinin bütçesi, 226 kamu idaresinin kesin hesabı ile 198 Sayıştay raporu ele alınacak.
Genel Kurul, TBMM Başkanı Mustafa Şentop başkanlığında toplandı. Liderlerden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile HDP Eş Genel başkanları Mithat Sancar ve Pervin Buldan Genel Kurul Salonu’ndaki yerlerini aldı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Meclis’teki bütçe sunumunda, Merkez Bankası’nın brüt rezervlerinin son dönemde 35 milyar doların üzerinde arttığını savundu, TL’nin dünya çapında dolar karşısındaki rekor kaybını, ‘ekonomi gerçeklerine uygun olmayan’ bir durum olarak nitelendirdi.
Oktay’ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
🔸Merkez Bankasının rezervleri de son dönemde 35 milyar doların üzerinde bir artışla 126 milyar doları aşmıştır. Ülkemizin döviz ihtiyacını en aza indirecek dayanıklı bir yapı oluşturacağız.
🔸Bir ekonomiyi değerlendirirken bazı göstergelere bakılıp, diğerlerini göz ardı etmek doğru bir yaklaşım değildir. Kurlarda son dönmeden yaşanan hareketleri politika faizine bağlamak son derece yanlıştır ve Türkiye’nin ihracatta, büyümede, mali disiplinde ve cari dengede sağladığı başarıyı göz ardı etmektir. Kur hareketleri ekonominin gerçeklerine uygun değil. Salgının getirdiği şartlarla pek çok ülkede politika faizinin enflasyonun altında yer aldığı bir dönemden geçmekteyiz. ABD, Almanya, İngiltere, Fransa Güney Kore, Brezilya, Endonezya, Malezya, Hindistan, Macaristan Polonya ve Rusya gibi bir çok ekonomide negatif reel politika faizi kullanmaktadır.
🔸Ayrıca politika faizinin yüksek olduğu dönemlerde kurlarda hareketlilik gözlemlenebilmektedir. Son dönemlerde yaşanan gelişmeleri; doların güçleniyor olması, milli paramıza yapılan spekülatif ve manipülatif etkenler ve ülkemizin döviz talebini artıran etmenler çerçevesinde ele almamız gerekir. ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin para politikasında sıkılaşmaya gideceği beklentisi dolar, tüm gelişmekte olan ülkelerin para birimleri karşısında değer kazandı.
🔸Halihazırda ekonomik aktivitedeki dinamik ve canlı gidişat ile artan ihracat desteğiyle, yılın son çeyreğinde de yüksek bir büyüme performansı öngörülmektedir. 2021 yılının tamamında yüzde 10’u aşabilecek düzeyde bir büyüme oranı kaydetmeyi bekliyoruz.
🔸Orta Vadeli Program tahminlerine dayalı olarak, 2022 yılında istihdamın 2021 yılına göre 1 milyon 277 bin kişi artması, işsizlik oranın ise yüzde 12’ye gerilemesi beklenmektedir.
🔸2021 yılı bütçemizde yüzde 4,3’lük bir bütçe açığı öngörmüşken, OVP’de (orta vadeli plan) yüzde 3,5 olarak revize ettiğimiz bu yılı bu oranın altında bir bütçe açığıyla kapatacağız.
🔸Dünya ekonomisi önümüzdeki yıla yine gözardı edilemeyecek belirsizliklerle girmektedir.
🔸Enflasyonun yükselmesi konusunda aldığımız tedbirler, haksız ve fahiş fiyat artışlarının etkin bir şekilde denetlenmesi ve gerekirse kamu kaynaklarından feragat edilmesi yoluyla enflasyonun vatandaşlarımıza en az şekilde yansıtılması hususunda büyük gayret sarf ediyoruz. Vatandaşlarımızı fiyat artışlarından korumak amacıyla doğal gazda maliyetin dörtte üçünü ve elektrikte ise yarısını hükümet ve devlet olarak biz üstleniyoruz. / DUVAR