Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’u eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne diyor; “Bizim problemimiz Türk milletiyle değil, bizim problemimiz Erdoğan’la, Erdoğan’ı indirmemiz lazım”. Macron, senin zaten süren az kaldı, gidicisin” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’nın Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlediği “100 Bin Yeni Üye Programı”nda konuşma yaptı.
Yeni üyelerin katılımı nedeniyle AK Parti İstanbul İl Yönetimi’ne teşekkür eden Erdoğan, “Esasen bu programı 100 bin yeni üyemizin tamamının katılımıyla yapmak istiyorduk. Ancak salgın şartları sebebiyle bu şekilde sınırlı bir toplantıyla iktifa etmek durumunda kaldık. Aslında programımız şehrin en büyük statlarından birinde yapmaktı. Ama salgının engellemesi yürüyüşümüzü durdurmaz. Kuruluşundan bugüne İstanbul teşkilatlarımızda görev alan tüm kardeşlerimize gayret, emek ve sadakatleri için şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.
“Biz sadece üye sayısına göre değil aynı zamanda temsil kabiliyeti bakımından da açık ara birinci partiyiz” diyen Erdoğan, “AK Parti’nin güçlü olması, kalması Türkiye’nin birlik, bütünlük ve selameti açısından hayati öneme sahiptir. Bu hareket ne kadar büyürse Türk demokrasisi de o derece güçlenecektir” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
KİMSEYİ DIŞLAMAYA HAKKIMIZ YOK: Partimize emek vermiş, eskilerin dediği gibi teşkilatın tozunu yutmuş tüm yol arkadaşlarımızla irtibatımızı güçlendireceğiz. Hiç kimseyi kırmadan, dökmeden hatta varsa kırık kalpleri tamir ederek faaliyetlerimizi yürüteceğiz. AK Parti 83 milyonun tamamının partisidir. Bu partiyi kuran da, 18 yıl boyunca iktidarda tutan da milletimizin bizatihi kendisidir. Milletimizin sinesinden çıkmış bir hareket olarak kimseyi dışlamaya, ötekileştirmeye, inancından, fikrinden, hayat tarzından ötürü hor, hakir görmeye hakkımız yoktur.
ŞİDDETLE ARASINA MESAFE KOYAN HERKESE BU ÇATI ALTINDA YER VAR: Önce millet, önce memleket diyen, Türkiye eksenli hareket eden herkese elimizi uzatmak durumundayız. Bugüne kadar uzattık. AK Parti çatısı altında terörle, şiddetle arasına mesafe koyan herkese, ne kadar aykırı olursa olsun her türlü görüşe yer vardır. Şimdiye kadar bu anlayışla harekete ettik, farklı fikirlere daima açık olduk. İnşallah bundan sonra da yolumuza bu şekilde devam edeceğiz.
GAVURUN KILICINI SALLAYANLAR VAR: Türkiye olarak aynı anda birden çok cephede, çetin bir mücadele veriyoruz. İçeride veriyoruz, sınır ötesinde veriyoruz, ötenin ötesinde de veriyoruz. Sadece sınırlarımız içinde değil Irak’tan Suriye’ye, Akdeniz’den Ege’ye kadar geniş bir alanda emperyalizmin farklı yüzleriyle muhatap oluyoruz. Bir asır önce Anadolu’yu işgal edenlerle bugün Libya’da, Doğu Akdeniz’de karşımıza dikilenler arasında niyet bakımından hiçbir fark yoktur. O gün de işgalcilere alkış tutanlar olduğu gibi bugün de farklı kisveler altında mandacılığı savunanlar var. O dönemde işgalcilerle bir olup millete ihanet edenler olduğu gibi bugün de gavurun kılıcını sallayanlar var. Batılı efendilerine şirinlik yapan kalemşörler var.
S&P KENDİNE ÇEKİDÜZEN VER: Gezi olaylarıyla fitili ateşlenen, 17-25 Aralık girişimiyle devam eden, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsleriyle ayyuka çıkan saldırıların hedefi 100 yıl önce yarım kalmış hesabı görmektir. Ülkemizi terörle, baskıyla, ekonomik tetikçileriyle hedef alanların amacı bizi onurlu ve kararlı duruşumuzdan vazgeçirmektir. S&P kendine çekidüzen ver. Sen Türkiye’yi ekonomik yaptırımlarla bir yere çekemezsin. Bunu daha önce de yaptın. Netice alamadın, bundan sonra da alamayacaksın. Ya biz senin zaten üyen de değiliz. Kuruş para da vermiyoruz. Para mı istiyorsun, sana para bir kuruş yok. Bunların derdi ne AK Parti’yledir ne Tayyip Erdoğan’ladır. Bunların derdi milletimizin bizatihi kendisidir. AK Parti ve Tayyip Erdoğan üzerinden Türkiye’yi teslim almak için her yolu deniyorlar.
BİZ SİZİ CEZAYİR’DEN TANIRIZ: Ne diyor; “Bizim problemimiz Türk milletiyle değil, bizim problemimiz Erdoğan’la, Erdoğan’ı indirmemiz lazım”. Macron, senin zaten süren az kaldı, gidicisin. Ben sana, birkaç yıl önce ne demiştim? Bir telefon görüşmemizde “Tarih bilgin hiç yok, önce tarih öğren” demiştim. Ve “Türkiye’ye tarih dersi verme” demiştim. Bak biz sizi Cezayir’den tanırız. Bir milyon Cezayirliyi siz öldürdünüz, 800 bin Ruandalıyı siz öldürdünüz. Biz sizi Libya’dan tanırız. Yüz binlerce Libyalı siz öldürdünüz. Bize insanlık dersi veremezsiniz. Biz Osmanlı olarak buralara gittiğimiz zaman barışı götürdük. Biz buralara gittiğimizde insanlığı götürdük. Önce bunu öğren. Tabi bunu hazmedemiyorlar, onun için çıldırıyorlar.
AK PARTİNİN KADERİYLE TÜRKİYE’NİN KADERİ BÜTÜNLEŞMİŞTİR: Şimdi dertleri ney? “Eyvah Barbaros Doğu Akdeniz’de. Bir taraftan sismik araştırma, öte yandan sondaj çalışmaları. Eğer bir de Türkiye petrolü, doğal gazı bulduysa vay halimize”. Dertleri bu. Çalış senin de olsun. Hamdolsun 2 tane sismik araştırma gemimiz var, 3 tane sondaj gemimiz var. Bunlarla gece gündüz demeden çalışıyoruz. Bugün geldiğimiz noktada AK Parti’nin kaderiyle ülkemizin kaderi bütünleşmiştir. Türkiye varsa, ayaktaysa, güçlüyse, hedeflerine doğru ilerliyorsa AK Parti işini doğru yapıyor demektir. Bırakın bu ülkenin başına bir şey gelmesini ayağına taş değse bunun vebali de hepimizin omuzlarındadır. Kardeşlerim unutmayın Türkiye varsa biz varız. / DUVAR