Diyarbakır'da HDP'nin 5 Haziran 2015'teki mitinginde yapılan patlamaya ilişkin dava bugün Sincan Batı Adliyesi 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Sanık avukatların, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun tanık olarak dinlenmesi talebi reddedildi.
Diyarbakır’da 5 Haziran 2015’te 4 kişinin öldüğü, onlarca kişinin yaralandığı katliam davasının 22’nci duruşması görüldü. Duruşmada eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun dinlenmesi talebi reddedildi. Mahkeme, geçen günlerde “Terörle mücadele defterleri açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz” diyen Davutoğlu’nun dinlenmesini ‘dosyaya katkı sağlamayacağı’ gerekçesiyle reddetti. IŞİD saldırısında bacağını kaybeden Lisa Çalan, mahkemeye “Sesimizi duymuyorsunuz” dedi.
DURUŞMAYA SEGBİS’LE KATILDILAR
Tutuklu sanıklar Mustafa Kılınç, İsmail Korkmaz, Orhan Gönder ve Burhan Gök bulundukları cezaevinden SEGBİS ile duruşmaya katıldı. İlk sözü alan sanıklar Orhan Gönder ve Mustafa Kılınç, beyanlarını tekrar ederek, tahliyeleri talebinde bulundu. Ardından söz alan sanık avukatı dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun geçtiğimiz günlerde kamuoyuna yaptığı açıklamayı hatırlattı ve Davutoğlu’nun bu dava kapsamında dinlenmesini talep etti. Söz alan mağdur yakınları avukatlarından Kenan Maçoğlu da “Bu dava buraya getirilerek, yargısal katliam yapılmıştır. İlhami Balı bu davanın bir numaralı sanığıdır. İlhami Balı yıllarca Türkiye’den Suriye’ye nakil konusunda görev yapan ve bu görevi yaparken de devletten destek alan birisidir. Davutoğlu o dönemi karanlık dönem olarak işaret etmiştir, çok şey bildiğini ifade etmiştir. İlhami Balı’nın sınıra yakın karakollarda subaylarla askeri birimlerle konuşmaları çıkmıştır, bazı konularda çok samimi görüşmeler vardır. Davutoğlu’nun açıklamaları Orhan Gönder’i aklamaz” ifadelerini kullandı.
ÇALAN: 3 YILDIR SESİMİZİ DUYMADINIZ
Katliamda iki bacağını kaybeden Lisa Çalan ise verdiği beyanda “Biz 3 yıldır bu mahkemeye geliyoruz, şimdiye kadar bizi duymadınız. Biz burada günlerce konuştuk. Şimdiye kadar sesimizi duyuramadık, ben 4 yıldır acı çekiyorum. 4 yıldır bacaklarım yaralı, olmayan iki bacağımın ağrısını çekiyorum, düzelmiyor, iyileşmiyor. Bu davada adı geçen vali, dönemin başbakanı, dönemin cumhurbaşkanından şikayetçiyim” diye konuştu.
Sanıklardan Deniz Büyükçelebi ve Halil İbrahim Durgun’un eşlerinin de IŞİD faaliyetleri içerisinde olduğunu söyleyen Maçoğlu, “İlhami Balı’nı eşinin de yakalandığı açıklanmıştır. İlhami Balı sağ mı ölü mü? Balı’nın eşinin ifadelerinin getirilmesini talep ediyoruz. İfadeleri Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı’nda, emniyetinde olabilir. Eşi Hülya Balı’nın dinlenmesini talep ediyoruz. Tapelere bakıldığında İsmail Korkmaz ve Mustafa Kılınç’ın Antep’te Türkiye ayağını oluşturduğunu sadece örgüt üyesi olmadığı aynı zamanda yönetici oldukları ortaya çıkmıştır. Tutukluluk hallerinin devamını talep ediyoruz” diye belirtti.
BALI’NIN EŞİNİN İFADELERİ İSTENDİ
Daha sonra kararını açıklayan mahkeme tutuklu sanıkların tutukluluk hallerine devam etmesine karar vererek, bir sonraki duruşmayı 15 Kasım 2019 tarihine erteledi.
Mahkeme Ahmet Davutoğlu’nun dinlenmesinin ‘Dosyada katkı sağlamayacağı’ için reddettiğini açıklarken, İlhami Balı’nın eşi Hülya Balı’nın ifadeleri için Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı ve Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar verdi. (Ankara/MA)