İstanbul’daki yoksul 103 haneyle yapılan görüşmede, ailelerin yüzde 85’inin yeterli besine ulaşamadığı görüldü. Aileler 0-3 yaş çocuklarını hazır çorba, şekerli su, lapa gibi şeylerle besliyor.
Derin Yoksulluk Ağı’nın ‘Pandemi Döneminde Derin Yoksulluk ve Haklara Erişim’ raporu yayınlandı. Rapordaki veriler İstanbul’da ikamet eden, düzenli geliri olmayan, günlük ve güvencesiz işlerde çalışan 103 hane ile görüşmeler yapılarak elde edildi.
Raporda, pandemi döneminde çocukların haneye gelir getiren yetişkinin hastalık veya farklı bir sebeple çalışamayacak durumda olması veya yetişkinlerin gelirlerinin hanenin ihtiyaçlarını karşılamaya yetmemesi nedeniyle çalıştıkları görülüyor. Görüşülen 103 hanenin yüzde 13’ünde çocuklar çalışıyor. Bu hanelerin yüzde 6’sında eve sadece çocuklar gelir getiriyor.
UZAKTAN EĞİTİM, OKULLARIN KAPANMASI OLARAK ALGILANIYOR
Görüşmelerde aktarılanlara göre, pandemi sürecinde hane gelirinin eve düzenli bir şekilde gıda alamayacak kadar düşmesi nedeniyle daha önce çalışmayan çocuklar günlük işler yapmaya başlıyor. Sokağa çıkma izni olan günlerde çalışmaya giden çocuklar olduğu, bazı hanelerde uzaktan eğitimin ‘okulların kapanması’ olarak algılandığı ve çocukların çalışmaya başladığı görülüyor.
Derin yoksulluk koşulları altında yaşayan ailelerde çocuklar; kağıt, hurda toplayıcılığı, seyyar satıcılık ve tekstil işçiliği gibi ağır iş koşulları ve uzun çalışma saatlerine sahip alanlarda çalışıyor.
AİLELERİN YÜZDE 41’İNİN SAĞLIK GÜVENCESİ YOK
‘Pandemi Döneminde Derin Yoksulluk ve Haklara Erişim’ araştırmasında görüşülen ailelerin yüzde 41’i herhangi bir sağlık güvencesi olmadığı için, yüzde 34’ü ise sağlık güvencesi ilaçlarını karşılamadığı için yeterli ilaca ulaşamıyor. Bu hanelerde görüşülen kişilerin yüzde 18,6’sı sağlık hizmetleri hakkında yeterli bilgiye ulaşamadığı, yüzde 7,2’si sağlık sistemi içinde ayrımcılığa maruz kaldığı, yüzde 25,8’i ise sosyal güvencesi olmadığı için sağlık hizmetlerine erişemediğini belirtiliyor.
Rapora göre, görüşülen hanelerin yüzde 32,7’si hiçbir sosyal sigortadan faydalanmıyorken; yüzde 46,9’u çalışmayan kişiler için devlet tarafından sağlanan ‘yeşil kart’ sisteminden yararlanıyor. Görüşülen kişilerden bazıları, “yeşil kart” sisteminin her türlü sağlık hizmet ve ilacı karşılamaması sebebiyle biriken borçlarını ödeyemediklerini, bu sebeple sağlık hizmetlerine erişmekte güçlük çektiklerini anlatıyorlar. Öte yandan mahallelerde sürdürülen saha çalışmalarına göre çocukların hükümet tarafından sağlanan herhangi bir sosyal veya psikolojik destekten yararlanmadı.
‘ÇOCUKLARIN YÜZDE 57,8’İ UZAKTAN EĞİTİME DEVAM EDEMEDİ’
Raporda görüşülen ailelerin yüzde 49,5’inin ekonomik destek aldığı görülüyor. Bu hanelerin yüzde 40 yerel yönetimden (İBB) destek alırken, yüzde 28’i kaymakamlıktan, yüzde 26’sı diğer devlet kurumlarından destek alıyor. Hanelerin yüzde 90’ı bu ekonomik desteği gıda harcamalarında, yüzde 35,2’si fatura ödemelerinde, yüzde 31,5’i çocuk bakım giderlerinde, yüzde 22,2’si kiralarını ödemekte kullanıyor. Sosyal destek alamayan haneler; başvuru mekanizmalarına erişememek, destek kriterlerine uymadığı için reddedilmek ve başvuruları hakkında hiçbir geri dönüş alamamak sebepleriyle sosyal desteklere ulaşamadıklarını anlatıyor. Sabit bir ikamet adresi ve kimliğe sahip olmayan hanelerin sosyal destek kriterlerine uymadıkları sebebiyle desteklenemediği görülüyor.
Yoksulluk koşulları altında yaşayan çocukların akranları ile eşit nitelikte, ücretsiz eğitime erişmesi yolunda alınan önlemlerin yeterli olmadığını gözlemlendi. Derin Yoksulluk Ağı’nın saha çalışması sonuçlarına göre, yoksulluk koşulları altında yaşayan 103 hanenin yüzde 57,8’inde çocuklar uzaktan eğitime devam edemedi. Okula devam edemeyen çocukların; yüzde 60’ı uzaktan eğitime katılabilecek teknolojik cihaza erişimi olmaması, yüzde 54’ü internete erişimi olmaması, yüzde 45’i takip eden bir yetişkinin olmaması, yüzde 39’u uzaktan eğitime erişim konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması ve yüzde 7’si çalışmak zorunda olması sebepleriyle uzaktan eğitime katılamadı. Çocukların yüzde 59’u bu engellerden en az ikisiyle karşı karşıya kaldı.
‘AİLELERİN YÜZDE 85’İ YETERLİ BESİNE ULAŞAMIYOR’
Yoksulluk koşullarında yaşayan ailelere çocuklarını okula göndermeleri koşuluyla şartlı yardımlar verildiği belirtilen raporda, bu şartlı yardımın miktarı aylık, ilköğretimde okuyan oğlan çocukları için 45, kız çocukları için 50 TL; ortaöğretimde okuyan oğlan çocukları için 55, kız çocukları için 75 TL. Görüşülen ailelerin yüzde 85’i yeterli besine ulaşamıyor. Günlük işlerde çalışarak geçimini sağlayan ailelerin yüzde 10’u baraka/çadır koşullarında yaşıyor.
Ailelerin yüzde 74’ü bebek maması ve bezi almakta zorlanırken, yüzde 21’i hiç alamıyor. Aileler 0-3 yaş çocuklarını hazır çorba, şekerli su, pirinç lapası gibi besin değeri bu yaş grubu için yeterli olmayan besinlerle beslemek zorunda kalıyor. Hanelerin yüzde 38,7’sinde neredeyse her gün öğün atlanıyor. Görüşülen ailelerin yüzde 39’u pandemi döneminden önce de temiz içme suyuna erişemediğini söylerken, yüzde 49 pandemi döneminde içme suyuna erişemiyor.
Birçok hane; çadırlarının/barakalarının belediye/hükümet tarafından yıkılması, oturdukları evin kirasını ödeyememek, kirada oturulan evin kontratının yapılmamış olması gibi sebeplerle evsizlik kaybetme riskiyle karşı karşıya kalıyor. 103 haneden yüzde 38,8’i evini kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldığını söyledi. / DUVAR