CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Selahattin Demirtaş’ın “Süreç demokrasi ittifakına doğru evriliyor” sözleriyle ilgili soruya yanıt verdi: “Millet İttifakı’nın özü de zaten bu; demokrasi. Bu açıdan bakıldığında doğru bir teşhis. Bu koşullarda, hep birlikte demokrasiyi savunmamız gerekiyor.”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “demokrasi ittifakı” önerisinde bulunan ve “Sürecin giderek bu noktaya evrildiğini düşünüyorum” diyen HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın doğru teşhiste bulunduğunu söyledi.
T24’ten Fikret Bila’ya konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, Demirtaş’ın sözleriyle ilgili soru üzerine şöyle konuştu: “Biz Türkiye’nin öncelikli sorununun demokrasi sorunu olduğunu her fırsatta söylüyoruz. Bu nedenle ‘demokratlar ittifakı’ kurulması gerektiğini vurguluyorum. Millet İttifakı’nın özü de zaten bu; demokrasi. Bu açıdan bakıldığında doğru bir teşhis. Bu koşullarda, hep birlikte demokrasiyi savunmamız gerekiyor. Bizim için öncelikle olan demokrasiyi yeniden inşa etmektir. Böyle düşünenlerin de birlikte hareket etmeleri gerekir. Bu sadece siyasi partiler için geçerli değil. Bu sürece, sivil toplum kuruluşlarını, sendikaları, meslek kuruluşlarının da katkısını katmak gerektiğini düşünüyorum. Mümkün olan en geniş uzlaşmaya dayalı bir ittifak anlayışının benimsenmesi gerekiyor. Demokrasiyi yeniden inşa etmek için herkes, her parti, her sivil toplum kuruluşu katkısını verir, demokrasi inşa edildikten sonra her parti yine kendi siyasetini yapar.”
Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın yeni anayasa çağrısıyla ilgili de şöyle konuştu: “Nasıl bir anayasa önerecekler önce onu bir kararlaştırsınlar. Bugünkü cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine dayalı bir anayasa düşünüyorlarsa -ki öyle açıkladılar- o zaman masada bir araya gelmenin anlamı yok. Çünkü, Erdoğan’la biz artı-eksi gibi iki ayrı noktadayız. Bir masada bu iki ucun beklentilerini de karşılayacak bir sonuç ortaya çıkmaz. Oturup kendi aralarında değerlendirsinler. ‘Biz bugünkü sistemi daha güçlendireceğiz’ diyorlarsa bizim için anlamı yok. Yok eğer, ‘Bu sistem yürümüyor, biz güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmek istiyoruz’ diyeceklerse o zaman aynı masaya oturmayı düşünebiliriz.”