Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AB’nin vize serbestisi için şart koştuğu kriterlere tepki gösterdi, “Kusura bakmayın da bir vizeyi kaldırıyorsunuz” dedi. CHP’nin Antalya milletvekili Deniz Baykal için de övgü dolu sözler kullanan Çavuşoğlu, “Kıymeti daha iyi anlaşılıyor şimdi” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşyoğlu, Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nde Avrupa Birliği (AB) vize muafiyeti tartışmaları ile gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Türkiye’ye vize serbestisi için tavsiye kararı almasına rağmen Türkiye’den eksikliklerin giderilmesini talep eden Avrupa Komisyonu’na seslenen Çavuşoğlu, “Kusura bakmayın da bir vizeyi kaldırıyorsunuz” dedi.
Çavuşoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Antalya milletvekili Deniz Baykal için de övgü dolu sözler kullandı, “Kendi genel başkanımıza, nasıl saygı gösteriyorsak Deniz Baykal’a aynı saygıyı gösteriyoruz. Kıymeti daha iyi anlaşılıyor şimdi” dedi.
Çavuşoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:
“Esasen bu bir lütuf değildir. Aslında bir çifte standart, haksızlık ortadan kalkıyor. AB bunu yaparken bizim başımıza kalkmasın. Aday olmayan ülke vatandaşlarına vize serbestisi getirdiniz. Türkiye vatandaşlarının ne eksiği var? Fazlası var eksiği yok, çok şükür. O nedenle bizim vatandaşlarımızın önüne niye engel koyuyorsunuz? Üyeliğin önüne engeller koyuyorsunuz, fasılları açamıyoruz yıllardır. Bizimle başlayan Hırvatistan çoktan iyi oldu. Olsun. Ama bizim önümüze niye engel koyuyorsunuz? İki sene önce müzakerelere başlayan Karabağ bizden çok daha fasıl açtı. Açsın. Ona da itirazımız yok. Türkiye’nin önüne niye engel çıkartıyorsunuz, soru bu.
“69 şartı tamamen yerine getiren ülkeye böyle laflar söylemek haksızlıktır. Kusura bakmayın da bir vizeyi kaldırıyorsunuz.
“Türkiye’ye lütufta bulunmuyorsunuz. ‘Türkiye’ye bugün ihtiyacımız var. Bunları verelim’ olmaz. Türkiye gibi bir ülkeye böyle muamele yapılmaz.
“Türkiye emin adımlarla yoluna devam ediyor. Hiç kimse Ak Parti’nin olağanüstü kongre sürecinden dolayı kaos, istikrarsızlık beklemesin.
“AK Parti sürece ilişkin kendi içinde konuşup karar alacak. Türkiye’de yönetim boşluğu oluşmayacak.
“Kendi genel başkanımıza, eskiden nasıl saygı gösteriyorsak Deniz Baykal’a aynı saygıyı gösteriyoruz. Hemşerimizdir, devlet adamıdır. Kıymeti daha iyi anlaşılıyor şimdi. En azından sabah başka öğleden sonra başka söylemez. Sık sık çark etmez. Deniz Baykal bizim sevdiğimiz saydığımız bir büyüğümüzdür. Saygıda kusur etmedik hiçbir zaman. O da bize aynı. Bunlar karşılıklı.”