PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik yapılan uluslararası komplonun 18’nci yıl dönümünde Güney Afrika’nın efsanevi lideri Neslon Mandela’nın avukatlarından Essa Moosa başkanlığında dünyaca tanınan isimlerden oluşan 11 kişilik bir heyet İmralı adasına gitmek için Türkiye’ye gidiyor.
PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik yapılan uluslararası komplonun 18’nci yıl dönümünde Essa Moosa başkanlığında dünyaca tanınan isimlerden oluşan 11 kişilik bir heyet İmralı adasına gitmek için Türkiye’ye gidiyor. Heyet üyeleri Dr. Thomas Jeffrey Miley, Janet Biehl ve Andrej Hunko bu ziyaret ile Kürt sorunun barışçıl yollarla çökülmesi olduğunu vurguladı.
PKK lideri Abdullah Öcalan’a genelde 15 Şubat 1999’dan, özelde ise 5 Nisan 2015’ten bu yana uygulanan tecride karşı birçok şahsiyet harekete geçti. Güney Afrika’nın efsanevi lideri Neslon Mandela’nın avukatlarından Essa Mosa başkanlığında birçok tanınmış şahsiyet Öcalan üzerindeki tecridi kırmak, protesto etmek ve dikkat çekmek için Türkiye’ye gidiyor.
Amerika’dan yazar, oyuncu Janet Biehl, Kanada’dan Uluslararası Sosyal Ekoloji Enstitüsünün Kurucusu Dimitri Roussopoulos, İngiltere Leeds Üniversitesi Öğretim Görevlisi Federico Venturini, Cambridge Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr.Thomas Jeffrey Miley, İngiltere’den sosyal adalet aktivisti Dr. Radha D’Souza, Almanya Federal Meclis Parlamenteri Andrej Hunko, Norveç’ten New Compass yayın evinden yazar ve çevirmen Eirik Eiglad, Venezuelalı milletvekili Edgar de Jesús Lucena González, İngiliz milletvekili Adalet ve Barış Komisyon Başkanı Joe Ryan ve Ekvator Eski Kültür Bakanı Francisco Velasco Andrade, Essa Mosa’nın başkanlığındaki heyette yer alıyor.
Yarın İstanbul’a gidecek heyet, Türkiye’de HDP, CHP, AKP yetkilileriyle görüşecek ve ardından da PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmek için İmralı adasına doğru yola çıkacak.
Heyet üyeleri Cambridge Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Thomas Jeffrey Miley, yazar, oyuncu Janet Biehl ve Almanya Federal Meclis Parlamenteri Andrej Hunko, ANF’ye yaptıkları açıklamada Türkiye’deki çatışmaların son bulması ve barış sürecinin tekrar başlatılması amacıyla İmralı’ya gidip Öcalan ile görüşmek istediklerini vurguladı.
JEFFREY MİLLEY: ABDULLAH ÖCALAN’IN FİKİRİNE İHTİYAÇ VAR
Cambridge Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Thomas Jeffrey Miley, yaşanan çatışmalı sürecin son bulması İmralı’ya gitmek istediklerini belirterek, “Son süreçte Türkiye’de Kürt sorunun çözümü için tekrar bir tıkanma yaşandı. Alevlenen savaş, yaşanan insan hakları ihlallerine karşı seslerini yükselten Türkiyeli entelektüellerin tehdit edilip bastırılması ve Suriye’deki savaş durumunun Türkiye’ye sıçrayıp tüm bölgeyi kasıp kavurma riski söz konusu. Bundan dolayı Abdullah Öcalan’ın fikrine ihtiyaç duyuluyor. Onun sesi barış için çok önemli. Ve gerçekten sunduğu demokratik konfederalizm modeli Ortadoğu’da yayılan zulme, kaosa ve savaşa karşı tek alternatif. Tüm bu nedenlerden dolayı bu delegasyona katılıp, İmralı’ya gitmek istiyoruz” diye konuştu.
AKP hükümetinin, HDP’nin siyasi projesini ve seçim başarısını hazmetmediğini belirten Miley, şunları söyledi: “AKP ve Erdoğan, HDP’nin başarısını kendisinin otoriter istemlerine tehdit olarak gördü. Bir diğer faktör Kobanê’deki kahramanca direnen Kürt Özgürlük Hareketi’ne büyük bir sempati kazandırması. Bu iki gelişme, Türk devletinin ideolojik ve güç aygıtlarını kontrol edenlerin, hep yüzeyde bir yerlerde gezinen savaşkan reflekslerini harekete geçirdi. Bundan dolayı şiddete başvurdu. Ancak Kürt Özgürlük Hareketi bu şekilde bastırılıp, yenilmez.”
BİEHL: TÜRKİYE KÜRTLERİN HAKINI TANIMALI
Yazar ve oyuncu Janet Biehl ise Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Kürt sorunun çözümündeki rolüne dikkat çekerek şunları söyledi: “Ziyaretimizin amacı Kürt sorununun barışçıl yollarla çözülmesi için tekrardan diyaloğun başlatılması. Sayın Öcalan, bu konuda ciddi bir role sahiptir. Kürt sorunun çözümü için önemli bir role sahip olan bir kişinin Nisan ayından bu yana tecrit altında tutulması anti demokratik ve hukuksuzluktur. Başta Kürt kentlerine yönelik yapılan askeri operasyonlar, katliam, insanların infaz edilmesi, Öcalan’ın üzerindeki tecridin son bulması ve barış sürecine tekrardan dönülmesi gerekiyor. Heyetin ziyaret amacı budur.”
Bütün dünyada azınlık haklarının olduğunu belirten Biehl, Kürtlerin kendi topraklarında kimliğiyle özgürce yaşama hakkının olduğunu söyledi. Kürtlerin özerklik talebinin askeri yöntemlerle bastırılmasın da eleştiren Biehl, “Türk devleti, Kürt azınlığı bastırıp ve tamamen varlığını inkar ediyor. Kürt şehirlerini bombalıyor. Kürtleri terörist görüp soykırım politikaları uyguluyor. Bunu acımasız bir vahşet ile yapıyor. Bu çağda Türk devletinin, Kürtlere bu politikalarla yaklaşmasının ötesinde Kürtlerin varlığını kabul edip, birlikte özgür bir yaşama hakkını tanımalı. Bu kendisiyle birlikte demokratikleşmeyi getirecektir” dedi.
HUNKO: TÜRKİYE SUÇ İŞLİYOR
Tarafların müzakere masasına tekrar dönülmesi gerektiğininim aciliyetine vurgu yapan Almanya Federal Meclis Parlamenteri Andrej Hunko da “Bunun için de Öcalan’ın özgür olması gerekiyor” dedi. İstanbul ve Ankara’da bir dizi temaslarda bulunacaklarını hatırlatan Hunko, Türk devletinin Kürdistan’daki katliamlarının kabul edilemez olduğunu da sözlerine ekledi. Uluslararası hukuka göre bunun suç olduğunu hatırlatan Hunko, “Bütün bu uygulamalara rağmen Almanya Başbakanı Angela Merkel, mülteci sorunu bahane ederek, Türkiye’ye karşı sessiz kaldı. Bu utanç vericidir” diye konuştu. / Firatnews