Anayasa değişikliği görüşmelerinde 'Partili cumhurbaşkanlığı'nı düzenleyen 7. madde 340 oyla kabul edildi.
Meclis’teki Anayasa değişikliği görüşmeleri dördüncü gününde devam ediyor.
Görüşmeler 6. madde üzerine konuşmalarla başladı. Görüşmelerin tamamlanmasının ardından 6. maddenin gizli oylamasına geçildi. Oylama sonrası yapılan sayımın ardından toplam 483 oy kullanıldığı; 137' Hayır' oyuna karşın; 343 'Evet' oyu ile maddenin kabul edildiği açıklandı.
6. maddenin ardından bugünün en kritik maddesi kabul edilen ve 'partili cumhurbaşkanlığı'nı düzenleyen anayasa değişiklik teklifinin 7. maddesinin görüşmelerine geçildi. Görüşmeler sona erdi ve gizli oylamaya geçildi.
7. madde 340 kabul, 136 ret, 4 boş, 2 geçersiz oyla kabul edildi.
7. Madde, Cumhurbaşkanının nitelik ve tarafsızlığını düzenleyen mevcut anayasanın 101. maddesini değiştiriyor ve Cumhurbaşkanının tarafsızlığını kaldırıyor.
Yürütme yetkisini TBMM'den alıp cumhurbaşkanına verilmesini öngören 8. maddenin de bugün görüşülmesi bekleniyor.
7. maddenin görüşmeleri sırasında siyasi parti grupları adına söz alan CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal güçler ayrılığına dikkat çekti. Baykal, teklifin kritik maddesi olan partili cumhurbaşkanlığı düzenlemesine ilişkin yaptığı konuşmada cumhurbaşkanının neler yapabileceği üzerinde durdu.
Baykal'ın konuşmasından satır başları şöyle:
“Bu değişiklik yasalaşırsa cumhurbaşkanı bir siyasi parti genel başkanı olarak o genel başkanının kullanacağı tüm yetkileri de kullanmaya devam edecektir. Elbette herkesin bir siyasi tercihi vardır. Hakimin de cumhurbaşkanının da daima vardır. Burada mesele bir makamda bulunan kimsenin kurumsal bir düzenleme yetkisi ile bir siyasi partiyi resmen yönetmek aynı zamanda cumhurbaşkanı olmasıdır. Bu kuvvetler ayrılığını, siyasi partiler arasındaki ilişkileri temelden etkiler.
Aslında bir siyasi parti başkanı, MGK’ye girecek demektir. Ama tek bir siyasi parti başkanı girecektir. Diğer parti genel başkanları giremeyecektir. Bir siyasi parti genel başkanı devletin bütün kurumlarına siyasi parti genel başkanı olarak gelecektir. Bütçeyi bir parti genel başkanı doğrudan harcayacaktır, o şekillendirecektir. Cumhurbaşkanı bir siyasi parti genel başkanı olur ise yanlışlıkların tümü artarak devam edecektir.
HYSK’yi bir genel başkanın belirlemesi kabul edilemez. Ama şimdi cumhurbaşkanı kimliği altında HYSK’yı belirleyecektir. Meclis’i fesh etmesi doğru değildir. Başkanlık sistemlerinde böyle bir şey yoktur.
Siz devleti sadece bir partiye indirgemiş olmuyorsunuz, bir siyasi partiyi de devletin partisi haline getiriyorsunuz. Bu egemenliğin çatlaması, parçalanması anlamına gelmektedir. Tüm devlet aygıtlarının kullanımı bir partiye emanet edilmiş olacak.
7. madde üzerine görüşmeler sürerken CHP'den erken seçim açıklaması geldi. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Bugün böyle bir rejim değişikliğini tartışmaktansa bu akşam gelecek seçim teklifine evet diyoruz, hodri meydan!” dedi
6. MADDE ÜZERİNE GÖRÜŞMELER
6. madde üzerine ilk olarak söz alan CHP’li Muharrem İnce, “Bu yasa geçerse bunun bayram yapanı siz biz olmayacağız. Bunun bayram yapanı BOP’u yapanlar olacaktır. Bugün ihtiyacımız olan güçlü başkan değil, birlikteliğimizdir” dedi.
İnce’nin ardından MHP adına Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan konuştu.
HDP adına ise Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat, söz aldı. Irgat, HDP’nin tutuklu eş genel başkanları ve milletvekillerinin durumuna dikkat çekti. Irgat, değişiklikle Meclis’in denetim yetkisinin tamamen ortadan kaldırıldığını belirterek, “Yetkileri kaldırmışsınız ama bunun yerine neyi koyduğunuzu düzenleyememişsiniz. Hala milletin gündemine gitmediği halde halkın önüne götürüleceğinin söylenmesi bu görüşmelerin bir talimatla sürdürüldüğünün göstergesidir. Dolmabahçe’de bütün sorunların çözümüne odaklanan bir noktaya gelmiştik. Ne oldu da bugün bu kadar geri bir yasayı tartışmaya başladık” dedi.
Görüşmelerin ilerleyen bölümünde konuşan CHP'li Şanal Sarıhan, kürsü işgaline değindi. Bu eylemin pasif direniş olduğunu söyleyen Sarıhan, Anayasa değişikliğine Can Yücel’in “Anayasası İnsanın” şiiriyle atıfta bulunarak, “Madde denetimle ilgili bir maddedir. Parlamentonun en önemli görevi yasa yapmadır, ikincisi de denetlemedir. Burada temsil yetkisini kullanır. Parlamenter sistemler denetlemeyi mümkün kılar. Ama getirilen sistem denetlemeyi gerekli kılmaz” dedi.
Sarıhan, dün akşam yaşanılanlara da değinerek, CHP’nin kürsü işgali tutumun “pasif direniş” olduğunu ve bu hakkın kullanıldığını söyledi. Sarıhan, “Bugün ne yazık ki parlamentomuzda sözün sahibi olması gereken milletvekilleri pasif direnişe durdular. Bu demokratik yoldur, yöntemdir. Ama bu aynı zamanda bir kötülüğün adıdır. Parlamento OHAL uygulamaları ile karşı karşıdır. Halkın Meclis önüne gelişi nasıl engellenmişse, burada da muhalefetin sesi kısılmak istenmektedir” diye konuştu.
6'ncı madde, Meclis'in denetim yetkilerini düzenliyor. Düzenlemeyle yasamanın yürütmeyi denetlemesi ile Bakanlar Kurulu’na kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermesi yasamanın görev ve yetkileri arasından çıkarılıyor. Anayasanın TBMM'nin bilgi edinme ve denetim yollarına ilişkin maddesindeki değişiklik ile yasamanın belli bir konuda Meclis Araştırması yapması, Genel Görüşme açarak Genel Kurul'da görüşmesi ve milletvekillerinin, cumhurbaşkanı yardımcıları ile bakanların cevaplaması istemiyle yazılı soru sorması yeniden düzenleniyor. Buna göre, TBMM, Meclis araştırması, genel görüşme, meclis soruşturması ve yazılı soru yollarıyla bilgi edinme ve denetleme yetkisini kullanacak. Meclis Araştırması, belli bir konuda bilgi edinmek için yapılan incelemeden ibaret olacak. Genel görüşme, toplumu ve devlet faaliyetlerini ilgilendiren belli bir konunun TBMM Genel Kurulunda görüşülmesi şeklinde gerçekleştirilecek.
Değişiklik teklifi şöyle:
"MADDE 6- 2709 sayılı Kanunun 98 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve kenar başlığı metinden çıkarılmıştır. “MADDE 98- Türkiye Büyük Millet Meclisi; meclis araştırması, genel görüşme, meclis soruşturması ve yazılı soru yollarıyla bilgi edinme ve denetleme yetkisini kullanır. Meclis araştırması, belli bir konuda bilgi edinmek için yapılan incelemeden ibarettir. Genel görüşme, toplumu ve Devlet faaliyetlerini ilgilendiren belli bir konunun Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda görüşülmesidir. Meclis soruşturması, Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar hakkında 106 ncı maddenin beşinci, altıncı ve yedinci fıkraları uyarınca yapılan soruşturmadan ibarettir. Yazılı soru; yazılı olarak en geç onbeş gün içinde cevaplanmak üzere milletvekillerinin, Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlara yazılı olarak soru sormalarından ibarettir. Meclis araştırması, genel görüşme ve yazılı soru önergelerinin verilme şekli, içeriği ve kapsamı ile araştırma usulleri Meclis İçtüzüğü ile düzenlenir.”
Mevcut anayasadaki metin ise şöyleydi:
"MADDE 98- Türkiye Büyük Millet Meclisi soru, Meclis araştırması, genel görüşme, gensoru ve Meclis soruşturması yollarıyla denetleme yetkisini kullanır.
Soru, Bakanlar Kurulu adına, sözlü veya yazılı olarak cevaplandırılmak üzere Başbakan veya bakanlardan bilgi istemekten ibarettir.
Meclis araştırması, belli bir konuda bilgi edinilmek için yapılan incelemeden ibarettir.
Genel görüşme, toplumu ve Devlet faaliyetlerini ilgilendiren belli bir konunun, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda görüşülmesidir.
Soru, Meclis araştırması ve genel görüşme ile ilgili önergelerin verilme şekli, içeriği ve kapsamı ile cevaplandırılma, görüşme ve araştırma yöntemleri Meclis İçtüzüğü ile düzenlenir."
Öte yandan önceki birleşimde yaşanan kavganın ardından saat 14.00’te açılan birleşimde CHP’nin önergesinin görüşüldüğü sırada aleyhte söz alan AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın dün yaşananlardan dolayı CHP’lileri suçlaması karşısında yine karşılıklı sataşma yaşandı.
AKP’li Elitaş, “Kavgada bir vekil ısırıldı. Milletvekili bacağından ısırılır mı?” derken, bu sırada AKP sıralarında “Buraya köpek giremez” şeklinde bir döviz açıldı. Bunun üzerine CHP’liler Elitaş’ın bu iddiasının ‘yalan’ olduğunu ve yaralanan milletvekilinin arbede sırasında ayağının masaya çarpması üzerine yaralandığını savundu. Elitaş, CHP’lilerin görüşmelerin kamuoyuna kapalı olmasından dolayı kendi imkanlarıyla yayın yapmasına “kaset sevdasında vazgeçin” diyerek tepki gösterdi. Elitaş, CHP’li Ali Şeker’in görüşmeleri internet üzerinden yayımlanmasına karşı çıktı. Elitaş’ın Şeker’e “Kaldır o kamerayı” diyerek çıkışması üzerine CHP sıralarından da tepki yükseldi. / Evrensel