Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Ölçme ve Değerlendirme Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açık öğretim lisesi sınavına giren öğrenciler, sınava giriş belgesinde yer alan ders sayısı ile optik formda yer alan ders sayısının eşleşmemesi nedeniyle sınavı yarım bırakmak zorunda kaldı.
Açık öğretim lisesinde geçen hafta sonu yapılan sınava giren öğrenciler giriş belgesinde yer alan ders sayısı ile optik formda yer alan ders sayısı birbirini tutmadı! Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Necip Vardal duruma tepki göstererek, “Bir sınavı doğru düzgün yapamayan Milli Eğitim Bakanlığı, yüz binlerce öğretmenin performansını değerlendirecek” dedi.
Daha önce 17 Mart’ta yapılacağı belirtilen ancak kamuoyu ile paylaşılmayan bir gerekçe üzerine 31 Mart ve 1 Nisan’a ertelenen sınavın “Tam bir fiyasko” olduğunu söyleyen Vardal, sorunun tüm Türkiye’de olduğu gibi İzmir’deki pek çok okulda da yaşandığını söyledi. Cevap anahtarında öğrencilerin girdiği ders sayısı kadar yer olmadığını ifade eden Vardal, “7 dersten sınava girenlerin cevap anahtarında 4 dersin cevap anahtarı vardı. Bu tam bir fiyasko. Öğretmenlerin performanslarını değerlendirmeye çalışan, ortaöğretime geçiş sınavlarıyla ilgili bir çalışma yürüten bakanlığın bu sınavı doğru düzgün yerine getirememesi şüphe uyandırıyor. Bir sınavı doğru düzgün yapamayan bakanlık, yüz binlerce öğretmenin performansını değerlendirecek” dedi.
MAĞDURLARA YENİ SINAV
Sınavın 31 Mart Cumartesi 2 oturum, 1 Nisan Pazar ise tek oturumda yapıldığını belirten Başkan Vardal şunları söyledi, “Öğrenci sınava girdi ve soru kitapçığındaki sayıyla cevap anahtarındaki soru sayısının eşleşmediğini gördü. Sınav sona erdi ve bazı sınav merkezlerinde bununla ilgili tutanaklar tutuldu. Bakanlık bunun üzerine bir özür yayınladı. Mağdur olanlar nisan ayında telafi sınavına girecek. Bu durumda ikinci sınav için de çeşitli kaygılar oluşması muhtemel. Her sınav ayrı bir masraf. Ortaya ciddi bir kamu zararı çıktı. Öğrenciler hazırlık yaparak girdikleri sınavda bu sorunu yaşadı. Hem öğrencilerin mağdur olmasına hem de devletin zarara uğramasına neden olanlar hesap vermeli. Haklarında idari ve hukuksal sürecin yürütülmesi gerekir.” (İZMİR/DHA)