Türkiye, yaklaşık 2 trilyon dolarlık “Helal ürün” pazarından daha çok pay almak için Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) kuruyor. Kısa sürede kurulacak HAK, ulusal-uluslararası helal uygunluk değerlendirme kuruluşlarını akredite edecek.
TBMM, müftülüklere nikah yetkisi veren tasarının ardından Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) oluşturmak için mesai yapmaya hazırlanıyor. HAK ile Türkiye’nin ihracatını artırarak helal ürün pazarından daha fazla pay alması hedefleniyor.
HAK Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı, Meclis Sanayi Komisyonu’nda görüşülerek kabul edildi. Gelecek hafta Meclis Genel Kurulu gündemine gelecek 16 maddelik tasarı 3 daire başkanlığı ve yaklaşık 50 personelden oluşacak bir yeni akreditasyon kurumu oluşturulacak.
İdari ve mali özerkliğe sahip özel bütçeli bir kuruluş olarak çalışacak HAK, “neyin helal neyin haram olduğuna” karar vermeyecek. Bunun için İslam İşbirliği Teşkilatı koordinasyonunda 2010 yılında belirlenen standartlar geçerli olacak. Kurumun amacı hem ulusal hem de uluslararası helal uygunluk değerlendirme kuruluşlarını akredite etmek, bu kuruluşların ulusal veya uluslararası standartlara göre faaliyette bulunmalarını ve bu suretle düzenledikleri belgelerin ulusal ve uluslararası alanda kabulünü temin etmek olacak.
HELAL GIDA PAZARI 2 TRİLYON DOLAR
Komisyon’a sunulan bilgilere göre, başta gıda olmak üzere tekstil, kozmetik gibi birçok alanı içine alan “Helal ürün” piyasası 1,8 milyar Müslüman nüfusu kapsayan, yaklaşık 1.9 trilyon dolarlık bir pazar. Bu büyük pazarın hedefi Müslümanlar ama pazara yüzde 80’i Müslüman olmayan ülkeler hakim. Batıda ABD, Kanada, Brezilya öne çıkan ülkeler. Türkiye diğer ülkelerdeki akreditasyon kurumlarından daha farklı bir yapıyla bu pazarın içinde yer almak için adım atacak.
HAK SMIIC STANDARTLARINA GÖRE KURULACAK
İslam İşbirliği Teşkilatı tarafından kurulmuş olan 36 ülkenin içinde olduğu İslam ülkeleri Akreditasyon ve Metroloji Kurumunun (SMIIC) 5 yıllık çalışması sonrasında oluşan helal ürün standartları var. HAK da, SMIIC’in ortaya koymuş olduğu helal standartlarına uygun, helal belgesi verebilecek olan kuruluşları akredite edecek. HAK’ı hem Türkiye’deki hem de diğer ülkelerdeki akreditasyon kuruluşlarından ayıran temel özellik de helal akreditasyon yapacak olan şirketlerin Müslüman bir işletme olma zorunluluğu olacak. HAK, sadece Türkiye’de helal belgesi verecek olan şirketleri akredite etmeyecek, 36 ülkenin tamamında da helal sertifikası verebilecek olan şirketleri akredite etme imkânına sahip olacak.
PAZAR BÜYÜK, GERİLİM YÜKSEK
Helal gıda pazarında daha etkin bir konum edinmek adına atılacak bir adıma muhalefetin prensipte bir itirazı yok. Ancak Suriye, Irak, Mısır, Libya gibi Müslüman ülkelerle Türkiye arasında yaşanan gerilimler düşünüldüğünde öncelik dış politikada bir değişim olması gerektiğine dikkat çekiliyor. Diğer taraftan mevcut bir akreditasyon kurumu içinde böyle bir bölümün oluşturulması mümkünken tamamen bağımsız, ayrı yeni bir kurum kurulması “helal” adıyla çıkılan yolda bir kez daha israfa ve kamu kaynaklarının atıl bir şekilde harcanmasına yol açacağı itirazları dile getiriliyor.
DÜNYA HELAL ZİRVESİ ÖNCESİ YASALAŞACAK
Meclis Başkanlığına Ekim ayı başında sunulan, hızla Komisyon’da görüşülen ve önümüzdeki Salı günü de Genel Kurul’a indirilerek bir an önce çıkarılması planlanan kurum bu hız nedeniyle de tartışma konusu. Muhalefet milletvekilleri bunun 23-25 Kasım tarihlerinde Cumhurbaşkanı himayesinde İstanbul’da düzenlenecek Dünya Helal Zirvesi’ne bir hazırlık olarak yorumluyor.