DEVA lideri Ali Babacan ekonomik krize karşı partisinin 21 çözüm önerisini açıkladı, “İneceğiniz durağa gelmek üzereyiz. Müsait bir yerde inmeye yavaş yavaş hazırlanın” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin genel merkezinde düzenlediği haftalık değerlendirme toplantısında konuştu. Partisinin ekonomik krize karşı 21 çözüm önerisini açıklayan Babacan, “Erdoğan, ‘Tüm dünyada kriz var’ diyerek yaşananları mazur göstermeye çalışıyor. Dünyada bizdekine benzer nitelikte bir kriz yok. Olan biten burada, Türkiye’de. Çünkü olan bitenin faili Beştepe’de. Bu, yerli ve millî bir kriz” dedi.
‘İNECEĞİNİZ DURAĞA GELMEK ÜZEREYİZ’
Döviz kurundaki yükselişin ardından farklı illerde vatandaşların sokağa çıkarak yaptığı eylemleri hatırlatan Babacan, “Hemen peşinden iktidar medyası ve vekilleri, bazı dar çevrelerin düzenlediği bu eylemleri, sanki büyük bir saldırı varmış gibi, ülke güvenliği tehdit altındaymış gibi abarttı da abarttı. Allah aşkına kendinize gelin. Savaş yok, ayaklanma yok, şiddet yok, saldırı yok” dedi.
İktidarın “Bağımsızlık mücadelesi” gibi ifadelerle toplumu kandırmaya çalışmaması gerektiğini belirten Babacan, “O günler geçti. İneceğiniz durağa gelmek üzereyiz. Müsait bir yerde inmeye yavaş yavaş hazırlanın” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Merkez Bankası’na faizi indirsin talimatını ‘nas’ ile verdi. Kutsal kitabın sayfalarını, mızrak ucuna takıp savaşanlar gibi mi anılmak istiyorlar acaba? Madem faize karşılar, derhal sıfırlasınlar. Ama maksatları, sık sık yaptıkları gibi, dinimizin kutsallarını siyasete alet etmek. Bu iktidar her sıkıştığında ya dinî ya da millî duyguları istismar ediyor. Bir gün ‘nas’, bir gün ‘kurtuluş savaşı’ diyor.”
DEVA’DAN 21 ÇÖZÜM ÖNERİSİ
Babacan düzenlediği toplantıda partisinin ekonomik krize karşı acil çözüm önerilerini açıkladı. Babacan’ın açıkladığı partisinin 21 çözüm önerisi şu şekilde sıralandı:
1. Türkiye’nin başarılı olduğu dönemde ekonomide alınan karar ve uygulamalara yön vere şeffaflık, kurala dayalı yönetim zihniyeti, öngörülebilirlik, sorunların yapısal ve kök nedenlerine odaklanma, veri analizine dayalı yaklaşım gibi temel ilkelere mutlaka dönülmelidir.
2. Merkez Bankası yasası derhal değiştirilerek banka tam bağımsız hale getirilmelidir.
3. Merkez Bankası üst yönetimi, TBMM Plan Bütçe Komisyonu tarafından kamuya açık biçimde değerlendirmeye tabi tutularak, liyakat ve ehliyet sahibi kişilerden seçilmelidir.
4. TÜİK yasası derhal değiştirilerek kurum tam bağımsız hale getirilmelidir.
5. TÜİK üst yönetimi, TBMM Plan Bütçe Komisyonu tarafından kamuya açık biçimde değerlendirmeye tabi tutularak, liyakat ve ehliyet sahibi kişilerden seçilmelidir.
6. TÜİK istatistikleri akademisyen ve uzmanlardan oluşan komisyonlar tarafından düzenli biçimde kalite ve güvenilirlik testine tabi tutulmalıdır.
7. Bir kara delik hakine gelen Varlık Fonu ve ne işlev gördüğü belli olmayan kurullar, bir sürü politika kurulu derhal kapatılmalıdır.
8. Stratejik planlama ve koordinasyondan sorumlu yeni bir kurum kurulmalıdır.
9. Kamuda yeni bina, araç, temsil, ağırlama gibi giderler durdurulmalıdır.
10. Kamu-özel iş birliği projeleri eksiksiz bir biçimde Sayıştay denetimine açılmalıdır.
11. Kaynaklar rant projelerinde değil, ülkemizin rekabet gücünü artıracak alanlarda kullanılmalıdır. Bu çerçevede, Kanal İstanbul projesi bir an önce gündemden düşürülmelidir.
12. Yeniden birer arpalık haline getirilen ve sürekli zarar ettirilen KİT’lerdeki kan kaybı durdurulmalıdır.
13. Kamu ihale kanunu sil baştan yeniden yazılmalı; kamu alımlarında adil rekabet ve fırsat eşitliği sağlanmalıdır.
14. Kamu bankalarının siyasi mülahazalarla kredi verme operasyonları durdurulmalıdır.
‘ESNAF İÇİN DOĞRUDAN DESTEK OLUŞTURULMALI’
15. Kamu görevine alımlarda mülakat uygulamasına son verilerek kamudaki tüm atamalar ehliyet ve liyakate dayalı hale getirilmelidir.
16. İmar değişikliklerinden kaynaklanan rantlar etkin bir şekilde vergilendirilmeli ki sanayi ile gayrimenkul sektörü arasında denge kurulabilsin ve sanayi yeniden cazip olabilsin.
17. Asgari ücret, memur, işçi ve emekli maaşları, geçmiş kayıplar, gıda enflasyonu ve dar gelirli kesimlerin tükettiği mal sepetindeki fiyat artışları dikkate alınarak yükseltilmelidir.
18. Gübre, tohum, ilaç, mazot, yem başta olmak üzere girdilerdeki artışları dengeleyecek ve çiftçilerimizi koruyacak özel bir destek programı oluşturulmalıdır.
19. Dar gelirli kesimleri gıda, elektrik, doğalgaz, kömür ve benzeri temel ihtiyaç maddelerindeki enflasyona karşı koruyacak özel bir destek programı oluşturulmalıdır.
20. Esnafımız için de özel bir doğrudan destek, kredi ve garanti programı acilen oluşturulmalıdır.
21. Orta Vadeli Program ve bütçe yukarıdaki öneriler doğrultusunda yenilenmelidir. (DUVAR)