DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, bir yıllık parti olmalarına rağmen şimdiden hükümeti yönlendirdiklerini söyledi. Babacan, “Biz parlamenter sistemi bu kadar önemli bir gündem olarak ortaya koymasaydık acaba yeni anayasa akıllarına gelir miydi?” diye sordu.
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan partisinin birinci kuruluş yıldönümünde açıklamalarda bulundu. Bir yıllık parti olmalarına rağmen hükümeti şimdiden yönlendirdiklerini savunan Babacan, “Biz parlamenter sistemi bu kadar önemli bir gündem olarak ortaya koymasaydık, ‘muhalefet partileriyle beraber ikili süreçlerle bu işe başlıyoruz, çalışacağız, Türkiye bunu hak ediyor’ demeseydik, acaba yeni anayasa akıllarına gelir miydi, ben şüphe ederim doğrusu. Tabii yeni anaysa deyip duruyorlar ama içi boş. Ortaklar ayrı ayrı konuşuyor. Yeni anayasadan herkes başka başka şeyler anlıyor” diye konuştu.
DEVA Partisinin birinci kuruluş yıldönümü nedeniyle il başkanlarına çevrimiçi toplantıda hitap eden Babacan’ın açıklamalarından başlıklar şöyle:
ANLATTIK ANLATTIK BAKAN YOK OLDU: Her şeyden önce DEVA Partisi siyasetin dilini değiştirdi. Bağıran, küfreden, hakaret edenlere karşı DEVA Partisi nezaketini ve bilgisini konuşturdu. Merkez Bankası’nı nasıl borca batırdıklarını biz anlattık ve dedik ki; ‘taraflı Cumhurbaşkanı akraba bakan el ele verdiler Merkez Bankası’nın tam 130 milyarlık döviz rezervini çarçur ettiler’ dedik. Her gün makyajladıkları enflasyon verilerine ne demeli? Rakamları ayarlama enstitüsü gerçek rakamları açıklamıyor. Türkiye’nin gerçek gündemi budur dedik. Biz bu ekonomik tabloyu vatandaşlarımıza anlattık, anlattık, anlattık ve bir gün baktık akraba bakan yok oldu. Merkez Bankası Başkanı değiştirdi. Ve DEVA Partisi henüz iktidara gelmeden pek çok alanda etkili olmaya başladı. Pek çok alanda bugünkü yönetimi bugünkü hükümeti bazı işler yapmaya mecbur bıraktı.
BAYAĞI DA KOPYA ÇEKİYORLAR: Bu rakamları ayarlama enstitüsü var ya, ‘Senelerdir vekaleten yönetiliyor’ dedik, ‘Bir türlü asil atama yapılmıyor’ dedik. Daha yeni, beş sene sonra, ilk kez asaleten atama gerçekleşti. Diyorlar ya ‘Sizden ders alacak değiliz’ ama bakıyoruz, bayağı da kopya çekiyorlar. Ders almıyorlar ama epey kopya çekiyorlar. Biz dedik ki ‘Ekonominin temeli hukuktur’ dedik. Defalarca söyledik. Ne yaptılar ‘Reform yapacağız’ diye ortaya çıktılar. Kasım’da ekonomi dibe vurunca, kurlar döviz kurları tavanı görünce birden bütün konuşmalarında hukuk demeye başladılar. Hukuku, bu ülkenin ekonomisi dibe vurunca hatırladılar.
BİZ DEMESEYDİK, AKILLARINA GELİR MİYDİ? Ülkemizin başındaki en büyük problem, ‘şu anda taraflı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir’ dedik. ‘Ülkemizin gündemini hızla Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’in, parametrelerine doğru çevirdik odakladık. Siyasi partilerle bu konuda ikili bazda diyalog ve istişare sürecini başlattığımızı açıkladık. Bir de ‘Geçiş dönemini çalışmak zorundayız’ dedik. Biz ‘İkili bazda diyalog sürecini başlatıyoruz’ dedikten tam 4 gün sonra, Cumhurbaşkanı çıktı dedi ki ‘Hadi gelin yeni anayasa konuşalım’ dedi. Biz parlamenter sistemi bu kadar önemli bir gündem olarak ortaya koymasaydık, muhalefet partileriyle beraber ikili süreçlerle bu işe başlıyoruz, çalışacağız. Türkiye bunu hak ediyor demeseydik, acaba yeni anayasa akıllarına gelir miydi, ben şüphe ederim doğrusu. Tabii yeni anayasa deyip duruyorlar, ama içi boş. Ortaklar ayrı ayrı konuşuyor. Yeni anayasadan herkes başka başka şeyler anlıyor. Göreceğiz ne yapacaklar, ama bizim kafamız net. Biz hızlı bir şekilde mevcut sistemin parlamenter sisteme dönüştürülmesi ile ilgili anayasa değişliklerinin yapılması gerektiğine inanıyoruz.
KONUMUMUZ KOORDİNATLARIMIZ BUDUR: Biz ‘borcumu ödeyemiyorum’ diyen, ‘ne yapacağımızı şaşırdık’ diyen çaresiz esnafın yanındayız. Artan maliyetleriyle boğuşan kendi haline terk edilen fedakar çiftçimizin yanındayız. Her gün ölüm korkusuyla yaşayan çığlığını tüm dünyaya duyurmaya çalışan, kadınların yanındayız. Anadilini konuştuğu için susturulan vatandaşlarımızın yanındayız. Yargının beraat kararına rağmen hakkı iade edilmeyen zulme uğrayan binlerce KHK’lının yanındayız. Üretim yapan, yatırım yapan ekonomimize can katan ama yaşadığı sorunları kısık sesle konuşmak zorunda kalan, mülküne el konulması endişesiyle yaşayan sanayicimizin girişimcimizin esnafın yanındayız. İradesi tanınmayan, kayyumlarla yönetilen seçimlerde kullandığı oyu gasp edilen vatandaşımızın yanındayız. Bizim konumumuz budur, koordinatlarımız budur. Nerede olduğumu görmek isteyenleri, işte bu konuma davet ediyoruz. Kimlerle olduğumuzu merak edenleri vatandaşlarımızın yanına davet ediyoruz. / DUVAR