TCDD çalışanları sürgünleri protesto etmek için Diyarbakır, Adana, İzmir ve İstanbul’dan Ankara’ya yürüyor. BTS İzmir Şube Başkanı Erdal Akyol, “Sürgün edilenler arasında halen ağır hasta olan, eşi ve oğlu engelli olan, eşi yatalak hasta olanlar ile kronik hasta vardır. Bugün dört koldan sürgünlerin geri alınması ve hülle atamaların iptal edilmesi için yola çıkarak 4 Haziran Perşembe günü Ankara’da TCDD Genel Müdürlüğü’nde olacağız” dedi.
TCDD’nin 13 çalışanının sürgün edilmesine tepkiler sürüyor. Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası’nın (BTS), TCDD’de çalışan ve aralarında BTS İzmir Şube Başkanı Erdal Akyol’un da olduğu 13 üyesi sürgün edildi. İzmir’den de 8 çalışan farklı yerlere gönderildi. BTS İzmir Şubesi, alınan karara tepki göstererek, yaklaşık bir haftadır Alsancak Tren Garı önünde oturma eylemlerini sürdürüyordu. BTS üyeleri, sürgün kararları geri alınmadığı takdirde başlatacaklarını duyurduğu yürüyüşlerine bugün başladı. Diyarbakır, Adana, İzmir ve İstanbul’dan yürüyüşe geçecek olan işçiler 4 Haziran’da Ankara’da olacak.
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) üyeleri Alsancak İzban çıkışında saat 11.00’de toplandı. “Evde Hayat TCDD Sürgün var” yazılı pankartın açıldığı açıklamada sık sık, “Korkmuyoruz susmuyoruz itaat etmiyoruz “, ” Liyakatsiz atama ölüm getirir”, ” Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları atıldı. KESK Eşbaşkanı Aysun Gezen ve Genel Merkez Yöneticisi Ali Hergül kısa birer konuşma yaptı. Ardından sendika tarafından sürgün kararının geri alınması amacıyla BTS İzmir Şube Başkanı Erdal Akyol tarafından okunan basın açıklaması şöyle:
BÜTÜN HUKUKSUZLUKLARA ROTASYON UYGULAMASI DENİLDİ: TCDD Genel Müdürlüğü, 11 Mayıs 2020 tarihinde hiçbir gerekçe göstermeden 13’ü Sendikamız üyesi, 29 demiryolu emekçisini kendi istekleri dışında “sürgün” etti. Sürgün edilenler arasında; İzmir Şube Başkanımız ve iş yeri temsilcileri de bulunmaktadır. Bu sürgünlerle eş zamanlı olarak, TCDD Genel Müdürlüğü, yasa ve yönetmelikleri adeta yerle bir ederek, 53 çalışanında bazılarını kendi istedikleri yerlere nakillerini yaparken, bazılarını da çeşitli hülle yollarını kullanarak görevlerinde yükseltti. Ve bütün bu hukuksuzluklara da şimdiye kadar TCDD mevzuatında hiç olmayan ROTASYON uygulaması dedi.Aynı Genel Müdürlük, 27 Mayıs 2020 tarihinde de Genel Merkez Hukuk Sekreterimiz ile eski Genel Başkanımızı da hiçbir gerekçe göstermeden sürgününü çıkarttı. Böylece TCDD’nin kurumsal tarihinde şu ana kadar görülmemiş şekilde siyasi kadrolaşma, liyakatsiz atama ve kurum içi barışı yok eden bir da ayrımcılığa imza attı.
İŞ BARIŞI AYAKLAR ALTINA ALINMIŞTIR: Bu hukuk dışı uygulamaların geri alınması için TCDD Genel Müdürlüğü ile görüşmek için defalarca yaptığımız randevu taleplerimize cevap verilmedi. Ayrıca Konfederasyonumuz KESK’in de Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına ile Çalışma Bakanlığına görüşme için yaptığı randevuda yanıtsız kalmış olup diyalog yolu şu an için kapanmıştır. Sürgün edilenlerin büyük çoğunluğu Trafik ve İstasyon Yönetimi Daire Başkanlığına bağlı birimlerde çalışanlar olup, hiçbirinin çalışma hayatı ile ilgi sorunu yoktur. Haklarında açılmış hiçbir soruşturma dahi yoktur. Sürgün edilenler arasında halen ağır hasta olan, eşi ve oğlu engelli olan, eşi yatalak hasta olanlar ile kronik hasta vardır. Sürgün edilenlerden bulundukları yerde çok önemli görevler yapan, bulundukları yerde hizmetlerine ihtiyaç duyulan üyelerimiz vardır. Görevde yükselme sınavı harici yapılan “hülle” atamalarla yasalar, yönetmelikler, kurum gelenekleri ve iş barışı ayaklar altına alınmıştır.
BUGÜN KARARIMIZ GEREĞİ YOLLARDAYIZ: Devlet yönetiminde liyakat ve tecrübe sahibi olmayan, Konya Büyük Şehir Belediyesinde devlet memurluğu hakkı kazanan Abdullah Özcanlı 52 gün sonra TCDD’de de önemli bir daire olan Trafik ve İstasyon Dairesine başkan yapılmıştır. Atandığı bu önemli görevin bilgi ve tecrübesine sahip olmayan bu kişinin atanmasına karşı çıktık, Kurum yöneticilerini bu atamanın sakıncaları hususunda sendika olarak uyardık. Pamukova, Tavşancıl, Kütahya, Çorlu, Ankara YHT kazalarında ki ihmal ve gerçek nedenlerinin kamuoyuna anlatılması konusunda söz söyledik. TCDD’nin yasalar ile kendisine verilen demiryolu ulaşımı görevinin başka yerlere devredilmesine karşı çıktık. TCDD’ye ve DHMİ’ye sahip çıktık. Kurumların adil ve liyakat ölçülerine göre, iş barışı bozulmadan yönetilmesini istedik. Kurumların siyasi müdahalelerden uzak durmasını istedik. İşte bu nedenle Sendikamız BTS, Ulaşım iş kolunda ki kurumlarda, ülke ve ülke ulaşım hizmetinin dışında hareket edenlerin hedefi olmuştur. İşte bu nedenle BTS, üyeleri ile birlikte susturulması, korkutulması, sindirilmesi ve baskı altına alınması gereken bir kurum olmuştur. Bugün dört koldan sürgünlerin geri alınması ve hülle atamaların iptal edilmesi için İstanbul, İzmir, Adana v Diyarbakır’dan yola çıkarak 4 Haziran Perşembe günü Ankara’da TCDD Genel Müdürlüğü’nde olacağız. (DUVAR)