Sağlık Bakanlığı’nın Dünya Sağlık Örgütü işbirliğiyle başlattığı ve Covid–19 salgını ile mücadelede bireylerin psikososyal destek hizmetlerine ulaşmasını sağlamak amacıyla mart ayında hizmet vermeye başlayan hatta bugüne kadar 25 bin 769’u vatandaş, 5 bin 450 sağlık çalışanı olmak üzere toplamda 31 bin 210 kişi başvurdu.
Sağlık Bakanlığı Ruh Sağlığı Daire Başkanlığı tarafından Covid–19 salgını ile mücadelede bireylerin psikososyal destek hizmetlerine ulaşmasını sağlamak amacıyla hayata geçirilen Psikososyal Destek Hattı, mart ayından itibaren 81 ilde hizmet vermeye başladı.
Sağlık Bakanlığı Ruh Sağlığı Daire Başkanı Uzm. Dr. Esra Alataş, hizmete alınan hattın hedeflerine ilişkin, “Halkın ve sağlık çalışanlarının değişen günlük yaşam alışkanlıkları ile kendileri ve sevdikleri için duydukları yoğun kaygı, öfke, korku, çaresizlikten kaynaklanan stresin en aza indirebilmesi amaçlandı. Aynı zamanda kronik ruhsal bozukluğu olan ve takibi gereken bireylere ve ailelerine verilen desteğin sürdürülebilmesi, ayrıca sosyoekonomik sorunlar yaşayan bireylerin Vefa Destek, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları (SYDV), İŞKUR, ŞÖNİM ya da Çocuk İzlem Merkezi’ne doğru yönlendirilmelerinin yapılabilmesi amacıyla kurulmuştur” ifadelerine yer verdi.
PSİKOSOSYAL DESTEK HATTINA İKİ AYDA 31 BİN 210 BAŞVURU YAPILDI
Mart ayında hizmet vermeye başlayan psikososyal destek hattına bugüne kadar 25 bin 769’u vatandaş, 5 bin 450 sağlık çalışanı olmak üzere toplamda 31 bin 210 başvuru yapıldı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye Ofisi Ruh Sağlığı Program Yöneticisi Doç. Dr. Akfer Karaoğlan Kahiloğulları, psikososyal destek hatlarını arayan kişiler ile yapılacak görüşmelerde izlenecek algoritmalar ve kaynakların bakanlık ile ortak hazırlanan çalışma rehberinde olduğunu söyledi. Kahiloğulları, “Rehber, görüşme formları; Covid-19 salgını sırasında ruhsal sağlığı korumak için genel öneriler; yetişkin, yaşlı, çocuk, sağlık çalışanı ve engelli bireyler ile kurumlara özel hazırlanmış önerileri içeriyor” dedi.
HALK SAĞLIĞI İÇİN ÖNEMLİ
Covid-19 salgını gibi acil durumlarda ruh sağlığı ve psikososyal destek hizmetlerinin yürütülmesinin halk sağlığı için önem teşkil ettiği ifade edilerek, “Bu güne kadar yaşanan salgın tecrübelerinde, yüz yüze görüşmenin mümkün olmadığı ya da uygun olmadığı durumlarda ruh sağlığı ve psikososyal destek hizmetlerinin yürütülmesinde telefon ya da video görüşmelerinin yaygın olarak kullanıldığı görülmüştür. Telefon ile sunulan psikososyal destek hizmetlerinde geçerliliği ve güvenilirliği ispatlanmış anketlerin kullanılması ve görüşme yapılan bireylerin gerekli durumlarda psikiyatriste yönlendirilmesi uygulanan yöntemlerdendir. Görüşme sırasında paylaşılabilecek öneriler, yönlendirme yapılması gereken kurumlara ilişkin bilgiler çalışma rehberinde yer almaktadır” denildi. (DUVAR)