İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Diyarbakır ziyaretine ilişkin soru üzerine, "Diyarbakır benim, İstanbul benim, her yurttaşın olduğu gibi hepsi bizim. Aynı yerdeyiz, aynı gemideyiz. Yapılan iş yanlıştır. Bu yanlışı düzeltin" dedi. İmamoğlu, AK Parti'nin seçimden önce iddia ettiğinin aksine İspark'ın 18 milyon lira zararı olduğunu da açıkladı.
Diyarbakır ziyaretinde, İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’le görüşmesine ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtlayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, halkın iradesine saygı gösterilmesi gerektiğini söyledi. Görüşmede sarfettiği ‘Aynı yerdeyiz’ sözlerine ilişkin de açıklama yapan İmamoğlu “O vatandaşlarımız (Ahmet Türk ve Selçuk Mızraklı) başvurularını yaptılar. Engel yok diyen YSK. Bir suçu varsa neden dışarıda? Diyarbakır benim, İstanbul benim, her yurttaşın olduğu gibi hepsi bizim. Aynı yerdeyiz, aynı gemideyiz. Yapılan iş yanlıştır. Bu yanlışı düzeltin ki birilerinin eline fırsat geçmesin” dedi.
Diyarbakır ziyaretinde Atatürk portresi hediye etmesine ilişkin soruyu da yanıtlayan İmamoğlu, şu açıklamayı yaptı: “Bu yurdumun değerleri var. Herkesin hissetmesinin isterim. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutladık bir gün önce. Mustafa Kemal Atatürk bu yurdun bize kazandırılmasının öncüsü. Sadece belediye başkanlığımda değil öncesinde de bunu hissettim. Daha önce birileri hediye etmediyse onun sorunu ama ben gittiğim yere bu ve bunun gibi simgesel hediyeler götüren biriyim. 82 milyon insanın bir değeri önderi olarak bütün Türkiye’nin topyekûn mücadele vermiş bir milletin öncüsü olarak o fotoğrafı Diyarbakır’da paylaştım.”
İmamoğlu, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularına şu yanıtları verdi:
VAKIFLARA AKTARILAN KAYNAKLAR (Vakıf denetimleri): Keşke denetimli bir mekanizma oluşturulsaydı da ben bunlarla uğraşmasaydım. Böyle yoğun bir gündemimiz var.
İSPARK’TA KAÇAK VAR: Bu bir finansal düzenlemeyle ilgili bir çalışma. Burada bir sistem hatası var. Bakın seçimde bangır bangır zarar etmiyor denen kurumu teslim almamızdan itibaren 18 milyon zararı var. 60 binin üzerinde ücretsiz ve indirimli yararlanan araç sayısı var. Derhal talimat verdim, tespit edilsin dedim. 3 bin değil, 5 bin değil, 60 bin. Ücretsiz diyorum, indirimli diyorum. Tümünü elden geçireceğiz. Hangi çağda yaşıyoruz, elden ücret alınıyor. Burada bir kaçak var, sorun var. Ekim itibariyle tahsilat sistemi başlatacağız. Geçici bir dönem teşvik edilmesi için kredi kartıyla 9 lira ödeyeceksiniz. Sistemin işlemediği bazı otoparklar var. Verimsiz kullanılıyor. Bunlarla ilgili düzenlemeler başlatacağız. Benim İSPARK’ım neden zarar etsin. Ayda 2-3 milyon zarar ediyor. Bir zam çalışması elbette olacaktır ancak şu anda yoktur.
TORPİLCİ BAŞKAN OLMAYACAĞIM: Ben iddia ediyorum hangi sendika olursa olsun bir işveren olarak, her sendikanın başındaki insanla iş gücüne ve emekçiye hizmet etme konusunda yarışacak bir kimliğim. Sokağa çıktığımda kimse bana partizan, torpilci belediye başkanı diyemeyecek.
ERDOĞAN BUYURSUN İŞE ALSIN (Erdoğan’ın İBB’deki işten çıkarmalarla ilgili ‘Bizim de yapacaklarımız var’ sözlerine): İşe alımlar adil yapılmamış. Ben tabii Cumhurbaşkanının hangi imada bulunduğunu anlayamam çünkü ima uzmanı değilim. Ne yapacak bilemem. İşe alacaksa buyursun alsın, mutlu olurum. Çıkarılanları alsın bir kuruma ben de mutlu olurum. Ülke işsizlikte en acı günlerini yaşıyor. Bunun en acı faturası da İstanbul’da yaşanıyor. İmayı yorumluyorum sadece 200 değil, 200 bin kişiyi işe alsa keşke Sayın Cumhurbaşkanı.
İŞE ALIMDA ADİL OLACAĞIZ: 18 Nisan’da göreve başladım. Duyduk mu ‘İstanbul Belediyesi 2 bin kişi işe alacak?’ Duyduk mu? Ben görevi devraldığımda maaş ödeyecek para yoktu. Ben iddia ediyorum.. Halamın oğlu, dayımın kızı, giyimi kuşamı… Beni ilgilendirmiyor. İşe alım konusunda en uygun sistemi uygulayacağız. Adil olacağız.
18 MAKAMDAN TASARRUF EDECEĞİZ: Şahsıma 18 makam tespit ettik. Ben yetmez dedim daha fazla istiyorum dedim. Benim yüz binlerce makamım var. Her vatandaşımızın evi benim makamım. Yetmez bana dedim 18 makam. Dolayısıyla bir tasarruf da orada yapacağım. (DUVAR)