Şair Gülten Akın, kadınların omuzlarında, şiirleri ve alkışlarla son yolculuğuna uğurlandı.
Şair Gülten Akın son yolculuğuna uğurlandı.
Akın, 4 Kasım Çarşamba günü uzun süredir tedavi gördüğü hastanede yaşama veda etmişti.
Akın için, Kocatepe Camii’nde tören düzenlendi.
Törene Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Halkevleri, Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) gibi çok sayıda kurumun üye ve yöneticileri ile sanat ve edebiyat dünyasından birçok isim katıldı.
Sezen Aksu’nun gönderdiği çiçek Akın’ın cenazesinin üzerine konuldu.
Törene katılan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Akın’ı kaybetmekten dolayı üzgün olduklarını; ancak Akın’ın şiirlerinde yarattığı direnç ve umutla kadınlara direnişi öğrettiğini belirterek, “Şimdi bize bıraktığı o güçlü mirasla şiirlerinde bize verdiği güçle onunla birlikteyiz” diye konuştu.
Akın’ın çok güçlü bir şair kimliği yarattığını belirten Yüksekdağ, “Kadından şair edebiyatçı olunmayacağı önermelerinin en güçlü olduğu dönemde bunun tersini ortaya koymuştur. Bilincinin gücüyle ilhamının pırıltısıyla kendisine ve kadına alan açmıştır. Bütün kadınlara direnç ve direniş gösterdi. Her birimiz onun şiirlerinde direnç ve direniş gördük. Bize kendisinde bizleri buldurdu, toplumsal bireyler olarak kendimizi bulmamızı sağladı. Benim için de bütün kadınlar açısından halklar bakımında da Gülten Akın’ın yeri apayrıdır. Bize güçlü bir zenginlik bıraktı bunu çarçur etmeden, bunu yeniden üretmemiz gerekiyor” diye konuştu.
Tören ardından Akın’ın cenazesini kadınlar cenaze arabasına taşıdı.
Kadınlar Akın’ı kendi şiirleri ve alkışlarla defnedileceği Karşıyaka Mezarlığı’na uğurladı.
1933’te Yozgat’ta doğan Gülten Akın’ın ilk şiiri 1951’de Son Haber gazetesinde yayımlandı.
Şiirleri daha sonra Hisar, Varlık, Yeditepe, Türk Dili, Mülkiye gibi dergilerde çıktı. 1955’te Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. 1956’da evlendi, beş çocuk büyüttü.
Büyük ölçüde folklor öğelerinden yararlanan Akın’ın şiirleri zamanla toplumsal sorunlar üzerinde yoğunlaştı.
Akın, şiir üzerine yazılarından oluşan ‘ Şiiri Düzde Kuşatmak ‘ (1983) kitabında, halk kaynağına inme isteğini, “Halkta var olan öz ve biçimi diyalektik olarak yükseltmek, şiiri yükseltirken halkın yaşamının ve yaşam biçimlerinin yükselmesine yardımcı olmak” sözleriyle açıklıyordu.
Avukatlık ve öğretmenlik yapan Akın,. 1956’da Yaşar Cankoçak’la evlendi. 1958-1972 arasında Gevaş, Alucra, Gerze, Saray’da ilçelerinde yaşadı. Kahramanmaraş’ta avukatlık ve öğretmenlik yaptı.
1972’de Ankara’ya yerleşti. Türk Dil Kurumu Derleme ve Tarama Kolu ‘nda çalıştı. Kültür Bakanlığı Yayın Danışma Kurulu üyeliğinde yaptı. İnsan Hakları Derneği, Halkevleri, Dil Derneği gibi örgütlerde kurucu ve yönetici olarak görev aldı. 1978 yılında emekliye ayrıldı.
Bazı şiir kitapları: Rüzgâr Saati (1956), Kestim Kara Saçlarımı (1960), Sığda (1964), Kırmızı Karanfil (1971), Maraş’ın ve Ökkeş’in Destanı (1972), Ağıtlar ve Türküler (1976), Seyran Destanı (1979), İlahiler (1983), Sevda Kalıcıdır (1991), Sonra İşte Yaşlandım (1995), Sessiz Arka Bahçeler (1998), Uzak Bir Kıyıda (2003), Beni Sorarsan (2013)