CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na linç girişiminin yankıları sürerken, Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi, saldırganlara destek vermek için köy dışından grupların organize olup harekete geçtiklerini aktardı. Habertürk yazarı Fatih Altaylı ise "Böyle bir şeyi aylardır 'Eli kulağında, ha bugün ha yarın' olarak bekliyordum" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Akkuzulu köyünde uğradığı linç girişimi öncesi ‘bazı provokatörlerin sopa dağıttığına ilişkin görüntüler’ olduğunu söylerken, köşe yazarı Abdulkadir Selvi, saldırının organize olduğuna ilişkin bilgiler olduğunu belirtti.
Linç girişiminde büyük bir tehlikenin atlatıldığını vurgulayan Hürriyet yazarı Selvi, köy muhtarı Halil Kökmen’in o gün yaşananlara ilişkin bilgilerini aktardı; Kökmen, “Kemal Bey’i köyden çıkarmamız lazım. Kalabalıklar geliyor, Pursaklar’dan gelenler varmış” diyor. Selvi, “Kılıçdaroğlu’nun saldırıya uğradığı haberi birilerine ulaştırılmış olmalı ki saldırganlara destek vermek için birileri organize olup harekete geçmiş” yorumunu yaptı.
ALTAYLI: DAHA VAHİMİNİ BEKLİYORDUM
Habertürk yazarı Fatih Altaylı ise Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın saldırı anında köyde yaptığı konuşmayı eleştirdi. Altaylı, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a “Olay sonrası Hulusi Akar’ın talihsiz konuşması var. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne en üst rütbede komutanlık yapmış birinin asla söylemeyeceği cümleler çıktı ağzından. ‘Mesajınızı verdiniz, tamam’ diyerek. Böyle mesaj verilir mi, böyle bir söz edilir mi?” eleştirisini yöneltti.
Altaylı’nın ‘İşaret fişeği’ başlıklı yazısının özeti şöyle:
Sizce bu saldırı “beklenmeyen ve şaşırtıcı” bir olay mıydı?
Bana sorarsanız hayır.
Ben böyle bir şeyi aylardır “Eli kulağında, ha bugün ha yarın” olarak bekliyordum.
Açık söylemek gerekirse “Daha vahimini” bile bekliyordum.
“Bundan daha vahim ne olabilir” demeyin sakın. Tarihimiz çok vahim olaylarla dolu ve son aylarda oluşturulan, oluşturulmaya çalışılan siyasi iklim, buna çok müsait.
Böyle bir şeyi kaleme almaya bile çekindiğim, akla karpuz kabuğu düşürmek gibi gördüğüm için asla yazmadım ama konuştuğum pek çok kişiye, “Bu iklim iyi değil. Öyle bir iklim yaratılıyor ki, komşunun komşuyu kesecek hale gelmesi 1 gecelik iştir. Bunu görmeleri lazım” diyordum.
Gençler bilmez ama biz bunları yaşadık. Bazen bir maç bahane oldu, bazen bahaneye bile gerek kalmadan bir ilimiz kan gölüne dönüverdi.
Şimdi “Bu bir provokasyondur” diyecektir pek çok yetkili ve etkili kişi.
Doğrudur.
Bu muhtemelen bir provokasyondur. Provoke edilenin bile provoke edildiğini fark etmediği bir provokasyon.
Ama zaten öyledir her zaman.
Yabancı gizli servislerin işi de olabilir, içerden birilerinin de, fark etmez!
Önemli olan provokasyona müsait iklimi yaratmamaktır.
Yarattın mı, provoke eden çıkar bir yerden.
Bu nedenle Kılıçdaroğlu’na yönelik saldırı, ucuz atlatılmış bir işaret fişeğidir.
Neye işaret ettiği dikkate alınmalıdır. / DUVAR