ANKARA’da düzenlenen bombalı saldırı, Şırnak ve Bingöl’de düzenlenen gösterilerle protesto edildi.
ANKARA'da düzenlenen bombalı saldırı, Şırnak ve Bingöl'de düzenlenen gösterilerle protesto edildi. HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy, Türkiye'nin başkenti Ankara'nın, dün meydana gelen patlama sonrası, Bağdat, Şam, Halep ve Kobani'den farkının kalmadığını söyledi.
KESK Şırnak Şubesi ve Şırnak Belediyesi önünden 2 koldan Cumhuriyet Meydanı'na yürüyerek gelen sivil sivil toplum kuruluşu temsilcileri, "Barışa uzanan eller kırılsın', "Savaşa Hayır Barış Hemen Şimdi" sloganları atarak, siyah bez üzerine kırmızı karanfillerle Ankara'da ölenlerin sayısı olduğu öne sürülen 128 rakamının yazıldığı pankartı taşıdı.
"İÇ SAVAŞ ÇIKARILMAK İSTENDİ"
Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan grup adına konuşan Eğitim-Sen Şırnak Şube Başkanı Serhat Uğur, ülkenin savaş ve barış isteyenler olarak ikiye bölündüğünü söyledi. HDP binalarına, mitinglerine yapılan saldırılar ile halkın sabrının sınandığı ve iç savaş çıkarılmaya çalışıldığını ifade eden Uğur, şöyle konuştu:
"14 Temmuz 2015 günü milli güvenlik kurulu kararınca Kürt siyasetçileri, dostları ezilerek Türkiye'ye ve bölgeye huzur getirilecek, kamu güvenliği sağlanacaktı. Ondan önceki aylardaki gerçek anlamdaki huzur ne oldu da bozuldu. 600 kere Kürt halkının ve dostlarının siyasal irademdir dediği HDP binalarına, mitinglerine, kurum kuruluşlarına saldırı düzenlendi. Genel başkanların gideceği mitingler hedef alındı. Ve adeta Kürtler'in ve demokratik, sosyal, sol kesimlerin sabrı sınandı ve bu yolla iç savaş çıkarılmak istendi. Halk direndi. Halkın siyasal iradesi direndi. Ancak cesaretiniz varsa parti olarak seçime girin diyenler 8 haziran günü bu siyasal iktidarı kabul etmedi. Kürt halkının ve dostlarının bu tutumu karşısında adeta bir savaş bloğu oluşturuldu."
"TÜRKİYE, İKİYE BÖLÜNDÜ"
Türkiye'nin artık barış isteyenler ile karşı olanların oluşturduğu 2 blok olduğunu ileri süren başkan Uğur, şöyle konuştu:
"Bölünüyoruz diyenler varya, evet bölündük. Türkiye 2 bloktur artık. Savaş ve barış isteyenler. Her şeye rağmen, Diyarbakır'daki patlamaya, Suruç'ta kaybettiğimiz 34 cana rağmen, yüreğimiz paramparça, yine meclis, yine siyasal irade, siyasal erk dedik. Yine durmadılar, adı ve konusu barış olan, ve Ankara'nın göbeğinde düzenlenen, Türkiye'nin en güvenli yeri, adeta 1 kişiye 3 polisin düştüğü bir yerde. Milli İstihbarat'ın merkezinde, kuşun bile habersiz uçamaması gereken bir yerde, 128 canımızı yitirdik. 400'e yakın yaralımız var. Bunu ancak çete örgütlenmeleri yapar. DAİŞ zihniyetli gruplar yapar. Dört bir yanına ülkenin şehitler cenazeler gitti ve halen utanmadan bunu sanki biz kendimiz yapmışız gibi, bu işi Kürt halkının, dostlarının, STK'larının sırtına yüklüyor. Onların bu zulmüne karşı, onların bu pervasızlığına karşı, bizler inadına barış, inadına özgürlük diyeceğiz. Bundan zere geri adım atmayacağız. Değil 128 şehit, 10 bin şehit dahi versek, milim geri adım atmayacağız. Ve hesabı sorulacak. Nasıl ki 90'larda bu halka zulüm edenlerin maskesi düşmüş bir şekilde mahkemelerin karşısına çıkmışsa, onlarda ergeç çıkacaktır."
Bingöl'de, HDP'nin organize ettiği protesto gösterisi Saat Kulesi önünde yapıldı. HDP il binası önünde toplanan grup, Genç Caddesi üzerinden, Dörtyol Saat Kulesi önüne kadar yürüyerek burada toplandı. 25'inci dönem HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy, 26'ncı dönem milletvekili adayları Mahmut Demirel ve Hatice Kavran'ın da katıldığı mitingde konuşan HDP Bingöl İl Eşbaşkanı Niyazi Buğu, Ankara'da meydana gelen bombalı saldırıyı kınadı.
HDP Bingöl Milletvekili ve 26'ıncı dönem HDP Bingöl 1'inci sıra milletvekili adayı Hişyar Özsoy, yaptığı konuşmada hükümete ve çete kurmak ve yönetmekten hüküm giyen Sedat Peker'e yüklendi. Son olaylardan dolayı Türkiye'nin Kobani'den bir farkının kalmadığını iddia eden Özsoy, şöyle dedi:
"Vahşice olay sonucunda 100'den fazla vatandaşımız hayatını kaybetti, bunlar barış şehididir. 400'den fazla yaralımız var, içlerinde durumu ağır olanlar var. Bu meydanda biz ilk günden beri şunu söylüyoruz; bu ülke Suriyeli'leşiyor. Bugün Ankara'nın Bağdat'tan, Şam'dan, Halep'ten, Kobani'den bir farkı kalmamıştır. Türkiye'nin başkenti, Türkiye'nin en iyi korunan şehrinde, elini kolunu sallayıp yüzlerce vatandaşımızı katlettiler. "Barış değerlidir', "Barışa ses verin" diyoruz. Türkiye'nin her bir yanından, Edirne'den İzmir'den, Hakkari'den, Iğdır'dan Ankara'ya gitmişler. Sabah Ankara'da bu memleketin üzerine çöreklenen savaş ve karanlığa barış ve aydınlık diyeceklerdi. Kavgaya gitmediler. Üzerlerinde molotof, taş yok. Hepsi bu memlekete çalışan insanlar. Aldıkları cevap, 2 bomba, yüzlerce yaralı ve ölüm."
"GURUR, ONUR, EDEP VE HAYA SAHİPLERİ İSTİFA EDERDİ"
Son olaydan sonra hiç bir yetkilinin istifa etmediğini hatırlatan Özsoy, "Hükümet yetkililerinin böyle bir katliam karşısında sergiledikleri edepsizliğin haddi ve hesabı yok. Bu kadar ağır konuşuyorum. Başbakan, Cumhurbaşkanı, İçişleri ve Adalet Bakanı hepsi, peşpeşe dizilmişler, kınama yapıyor. Sizin göreviniz kınama değil, göreviniz bu olayları olmadan önce engellemek, engelleyemiyorsanız adam gibi soruşturmak, suçluları da yargı önüne çıkarmaktır. Öyle, "Uzaktan oturuyorum, vatandaşımız ölüyor kınıyorum" demekle olmuyor. Sivil toplum örgütü değil, iktidarsınız. Bu vatandaşlarımızın can güvenliğinden devlet, hükümet, İçişleri Bakanı, Başbakan sorumludur. Dünyanın başka ülkelerinde görüyoruz. İzzet-i nefis sahibi, gurur, onur, edep, haya sahibi insanlar, 130 kişi öldüğü zaman onurlu bir şekilde istifa ederler" diye konuştu.
"PEKER'İ İÇERİ ATMANIZ LAZIM"
Çete kurmak ve yönetmekten hüküm giyen Sedat Peker'in Rize'de katıldığı mitingde yaptığı konuşmayı sert bir dille eleştiren Özsoy, "Bizim barış mitingimizden sanırım 2 gün önceydi, mafya, çete lideri Sedat Peker, gasptan adam vurmaktan, çek-senet işlerinden her türlü ahlaksızlıktan hüküm yemiş, hapis yatmış bir çete lideri, Rize'de miting yapıyor. Bir eliyle "Bozkurt işareti" yapıyor, diğer eliyle Rabia yapıp Erdoğan'a destek istiyor. Güvenlik içerisinde, tertemiz miting yaptılar, saldırı yok, bir şey yok. İki gün sonra biz yapıyoruz, adam o mitingde ne diyor biliyor musunuz? "Oluk oluk kan akacak" diyor. Öyle diyen bir adamı senin hapse atman lazım. Bizimkiler emeğiyle çalışan insanlar" dedi.
Genç Caddesi üzerinde yürüyüşe geçen grup, AK Parti Bingöl İl Başkanlığı nünden, PTT Kavşağına doğru yürüyüşe geçmek isteyince, polis gruba izin vermedi. Grup üyeleri görüşmelerden sonra cadde üzerinden HDP İl teşkilatına doğru döndü.
Kaynak: Doğan Haber Ajansı