Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın IKBY'ye yönelik "Vanaları kapatırız" diyerek yaptığı 'ambargo' çıkışı CHP'de masaya yatırıldı. Toplantıda hem bölgede yapılan üretim hem de ihracat rakamları açısından Türkiye’nin elde ettiği fayda düşünüldüğünde 'ambargonun rasyonel olmadığı' değerlendirmesi yapıldı.
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde yapılan bağımsızlık referandumu sonrası hükümetten gelen ekonomik yaptırım açıklamaları CHP Merkez Yönetim Kurulu’nda (MYK) ele alındı. Türkiye-Irak arasındaki ekonomik ve ticari ilişkileri gösteren ayrıntılı bir sunum yapılan toplantıda MYK üyelerine ambargonun olası sonuçlarıyla ilgili de bir bilgi notu dağıtıldı.
“Vanayı kapatırız” şeklinde açıklamaların bölgede yapılan üretimden Türkiye’nin elde ettiği fayda ve bölgeye olan ihracatla birlikte düşünüldüğünde rasyonel olmadığı değerlendirmesi yapılan notta şu bilgiler paylaşıldı:
İHRACATTA 3’ÜNCÜ SIRADA: Bilgi notuna göre, Irak, 2010’dan 2014’e kadar Türkiye’nin 2’nci büyük ihraç pazarı oldu. IŞİD’in bölgeye girmesinden sonra ise 3’üncü sıraya geriledi. 2013’e nazaran yüzde 36’lık bir düşüş yaşansa da şu an 7-8 milyar dolar civarında ihracat var, bunun önemli bir bölümü IKBY’ye yapılıyor.
IKBY’DEKİ TÜRK ŞİRKETLERİ ZARAR GÖRÜR: Bölgede iş yapan Türk firmaları ile ilgili resmi verilere erişim imkanı kısıtlı. Türk müteahhitlerinin bu bölgede 30 milyar dolarlık taahhüt işi gerçekleştirdiği, bin 500 Türk şirketinin faaliyet gösterdiği, 14 bin Türk vatandaşının da burada yaşadığı bilinmekte. Bu bölgede iş yapan firmalar dikkate alındığında IKBY’nin gelirlerinin sekteye uğraması Türkiye’nin ihracatına ve orada yatırım yapmış, iş yapan firmalara zarar verecektir.
TÜRKİYE’DEKİ ŞİRKETLER ZARAR GÖRÜR: Bölgeye ihracat yapan firmalar ve bu firmaların yurtiçi tedarikçileri sipariş ve üretim kaybı nedeniyle Türkiye’de zor durumda kalabilir. Türkiye’nin IKBY petrolünde yaşanacak olası bir kesintiyi Rusya, İran ve Azerbaycan’dan telafi seçenekleri bulunurken benzer bir durum IKBY için sözkonusu değildir. IKBY’ye Türkiye’den gıda temin edilmektedir. Gıda ambargosu IKBY’nin uzun süre tahammül edebileceği bir durum değildir.
BÜYÜK ENERJİ ŞİRKETLERİ SİYASİ BASKI YAPAR: Kapatılmak istenen vananın diğer ucunda boru hattına petrol pompalayan büyük şirketler var. Bu şirketler Türkiye’ye karşı uluslararası siyasi baskı başlatacak çapta lobi gücü olan enerji firmalarıdır.
Bölgeye uçuş düzenleyen Türk havayolu şirketlerinin IKBY pazarını rakiplerine kaptırma riski gündeme gelecektir.
VANA MUAMMASI: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ambargoyu gündeme getirirken boru hattından akışın kesilmesinden bahsetmesi, karayolu ile petrol taşıma işine ilişkin bir yorumda bulunmaması, akıllara boru hattından geçmesi engellenecek petrolün ambargo sonrasında karayoluyla Powertrans şirketinin tankerleriyle mi taşınacağı sorusunu getiriyor.
‘İLİŞKİLER ERDOĞAN AİLESİNİN TİCARİ ÇIKARLARINA ENDEKSLENDİ’
IKBY’den taşınacak petrolün taşıma tekeli 2011 yılında Powertrans şirketine, doğalgazın taşıma yetkisi de Siyah Kalem Mühendislik şirketine verildi. Her iki şirketin de iktidar ile örtülü ticari ilişki iddiaları konuşuluyor.
CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu da bu iddialara dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bizim IKYB ile siyasi, ticari ilişkilerimiz Erdoğan ailesinin ticari çıkarlarına endekslenmiş durumda. Bir taraftan petrolle ilişkili Powertrans, diğer yandan gazla ilgili Siyah Kalem Mühendisliğe ihalesiz ruhsatlar verilmesi ve bu ticari çıkarlara indirgenen dengesiz bir dış politika uygulanmasının sonuçlarını görüyoruz. İfratla tefrit arasında gidip gelen bu politikadan hem Türkler hem Kürtler olumsuz şekilde etkileniyor.”
‘KÜRD DÜŞMANLIĞI LİSANI İLE YAPILMASI DOĞRU DEĞİL’
Irak ve IKBY ile önemli bir ticari ilişki olduğunun altını çizen Erdoğdu, “Bu ticari ilişkiler yandaşların ticari çıkarlarına dönüşmüş durumda. Türkiye’nin ulusal çıkarlarını savunurken bunu bir Kürt düşmanlığı lisanı ile yapılmasını tasvip etmiyorum. Ekonomik, siyasi çıkarlar uğruna bölgenin bütün Kürtlerini, bölgenin kadim halkları gözünde ayrıştıracak hamleler yapılmasını da doğru bulmuyorum” dedi.