Yakın zamanda PKK/HPG tarafından yol kontrolleri sırasında alıkonulan polis ve asker yakınları MAZLUMDER ve İnsan Hakları Derneğine (İHD) başvurdu. Yakınlarına sağ salim kavuşmak isteyen aileler hem PKK, hem de devlete seslenerek; “Ne dağdaki ne de şehirdekinin anası ağlamasın. Savaş değil, barış ve huzur istiyoruz” dediler. Yakın zaman içerisinde alıkonulan polis ve askerlerin aileleri Ankara’ya gelerek İHD Genel Merkezinde dün basın toplantısı düzenledi. Aileler, “Bizim evde bayram yok!” dedi.
‘SAVAŞ İSTEMİYORUM’
28 Temmuz’da Diyarbakır-Bingöl kara yolunda alıkonulan Polis Sedat Yabalak’ın eşi Burcu Yabalak, “O günden beri feryat ediyorum, ayaklarımda güç kalmadı. Çalmadığım kapı kalmadı. 3 çocuğumu Urfa’da bırakıp geldim. Benim için din, dil, ırk hiçbir şey fark etmiyor. Ben anneyim ve eşim. İki gün sonra bayram. Bayram demek; yeni kıyafetler, şeker, çikolata demek. Ben bunların hiçbirini çocuklarıma alamadım. Bizim evde bayram yok. Yalvarıyorum beni duyun. Ben eşimi geri istiyorum. Herkes yaşamayı hak ediyor. Çocuklarımı parka bile götüremiyorum. Bizim günahımız ne?” diye sordu. Savaş istemediğini vurgulayan Yabalak, “Eşim kaçırıldı diye demiyorum bunu! Dünyanın hiçbir yerinde savaş istemiyorum. Savaş hiçbir ülkeye, hiçbir şehre, hiçbir toprağa yakışmıyor. O yüzden bir an önce eşimin ve diğerlerinin bırakılmasını istiyorum” dedi. Cep telefonundaki kızı ve eşinin birlikte çekildikleri fotoğrafı gösteren Yabalak, “1 yaşında kızım var. Haberini aldım, babası ‘Kızıma benim videolarımı izletin, beni unutmasın’ demiş. Duvardaki fotoğraflar kızın elinden hiç düşmüyor ki” diye konuştu.
ÇATIŞMASIZLIK ORTAMINA GERİ DÖNÜLSÜN
18 Eylül’de Dersim-Erzincan kara yolunda alıkonulan Astsubay Semih Özbey’in babası Gürsel Özbey de, 22 yaşındaki oğlunun göreve başlayalı henüz 3 ay olduğunu söyledi. Ne dağdaki gerillanın, ne şehirdeki askerin, polisin ölümünden kimsenin bir menfaat sağlayamayacağını belirten Özbey, barışın, huzurun olmadığı bir yerde, kimsenin başarı elde edemeyeceğini ifade etti. Eşinin kanser hastası olduğunu dile getiren baba Özbey, çocuklarının bırakılmasını isteyerek “İki bayramı bir arada yaşayalım” dedi.
Er Sedat Sorgun’un kuzeni Abdullah Çoban ise, her insanın yaşamaya hakkı olduğunu belirterek, “Barış ve huzur içinde bir arada yaşamak istiyoruz. Türk’üyle, Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkes’iyle… Devlete de PKK’ye de sesleniyoruz. Çatışmasızlık ortamına dönülsün. Biz barış istiyoruz” dedi. Abdullah Çoban’ın eşi Elvan Çoban da “Hiçbir ana ağlamasın. Ne dağdakinin, ne şehirdekinin anası ağlamasın. Sizin de analarınız var, kimsenin canı yanmasın. Biz barış istiyoruz. Herkes bu dünyaya sığar. Artık kardeş olalım” diye konuştu.
‘TESLİM ALMAYA GELEBİLİRİZ’
Ailelerin de katılımıyla yapılan basın toplantısında İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ve MAZLUMDER Genel Başkanı Faruk Ünsal gazetecilerin sorularını yanıtladılar. Hazırlanan ortak metni okuyan Türkdoğan, PKK/HPG’nin elinde tuttuğu asker ve polislerin can güvenliğinden sorumlu olduğunu belirterek, ailelerin ve demokratik kamuoyunun alıkonulan kişilerin serbest bırakılmasını istediklerini söyledi. Bu kişileri teslim alabileceklerini vurgulayan Türkdoğan, hükümetin de kendi vatandaşlarının özgürlüğü ve güvenliğinden sorumlu olduğunu, serbest bırakılmaları için elinden geleni yapması gerektiğini dile getirdi. Türkdoğan hükümetin insan hakları örgütlerinin girişimlerini destekleyerek kolaylaştırıcı bir rol üstlenmesi gerektiğini ifade etti.